'Faiz sebep, enflasyon sonuçtur' ters tepti: Dolar ve enflasyon fırladı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TCMB’nin faiz indirmeye başlamasıyla enflasyonun düşeceğini söylemişti ancak geçen bir yılın ardından enflasyon rekor kırınca bu kez vatandaştan sabırlı olmasını istedi.
- | Son Güncelleme:
- | Patronlar TV
AK Parti iktidarı son 1 yıldır Türkiye'yi “Yeni Ekonomi Modeli” ile krizden çıkarmaya çalışıyor. Ancak modelin sloganı haline gelen “Faiz sebep, enflasyon sonuçtur” sözleri bir yılda TL'nin erimesine, enflasyonun rekor kırmasına neden oldu.
Sözcü'den Deniz Bilici Göçmen'in haberine göre Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, faiz, dolar ve enflasyon denklemine ilişkin ne söylerse aksi yaşandı.
Erdoğan 21 Ağustos 2021'de dolar 8.54 TL, enflasyon yüzde 19.25 iken enflasyonun düşeceğini, çünkü faiz indiriminin başlayacağını belirterek “Şu anda bulunduğumuzun çok çok altında olur” demişti.
FAİZ DÜŞTÜ ENFLASYON ÇIKTI
Bu sözlerin üstünden tam bir yıl geçti ve veriler tam aksini gösteriyor. Merkez Bankası (TCMB) bu süreçte yüzde 19 olan politika faizini yüzde 13'e indirdi. Ancak enflasyon, beklenen gerileme olmadığı gibi, zirveye tırmandı.
TCMB'nin politika faizini düşürmesi, bankaların kredi faizlerini indirmesi için de yeterli olmadı. Artan enflasyon ve büyüyen riskler maliyetleri artırınca, şirketler krediye erişemez hale geldi.
Kredi bulanlar da yüksek faizler ödedi. Ticari kredi faizi Ağustos 2021'de yüzde 20.72 iken bugün yüzde 27.64'e çıktı.
‘SABIRLI OLUN'
Bu ekonomik tabloda alım gücü düşen vatandaş da sarıldığı ihtiyaç kredileriyle borçlanarak geçinmeye çalışırken aynı dönemde ihtiyaç kredisi faiz oranı da yüzde 22.99'dan yüzde 34.38'e yükseldi.
Erdoğan ise tam bir yıl sonra yaptığı konuşmada çekilen sıkıntıların farkında olduğunu belirterek vatandaşlardan sabır istedi. “Hepimiz aynı gemideyiz” diyen Erdoğan, uygulanan politikaların gelecek yıl enflasyonu düşüreceğini ifade etti.
21 Ağustos 2021
‘Düşük faiz düşük enflasyon getirecektir'
– Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, katıldığı bir canlı yayında şu ifadeleri kullanmıştı: “Enflasyon noktasında da özellikle şu anda ağustos ayını inşallah geride bıraktığımızda, biz ağustosla birlikte enflasyonda da düşüşü göreceğiz. Ama bunun oranı ne olur? Şu anda bulunduğumuzun çok çok altında olur. Çünkü bundan böyle enflasyonun daha yukarı çıkması mümkün değil. Zira faiz oranlarında da düşüşe geçiyoruz. Çünkü yüksek faiz bize yüksek enflasyonu getirecektir ama düşük faiz de bize düşük enflasyonu getirecektir.”
22 Ağustos 2022
‘Vatandaşımızdan sadece sabır ve destek istiyoruz'
– Cumhurbaşkanı Erdoğan, kabine toplantısı sonrası şu açıklamayı yaptı: “Hepimiz aynı Türkiye gemisinin içerisindeyiz. İnşallah önümüzdeki yılın ilk aylarından itibaren hayat pahalılığıyla mücadele başta olmak üzere ekonomi programımızın olumlu etkileri daha ileriye götürülecek ve bu konuda kararlılığımız ispatlanacaktır. Vatandaşlarımızdan sadece sabır ve destek istiyoruz.” Erdoğan, haziranda yaptığı açıklamada ise “2023 Şubat ve Mart aylarından itibaren bu sorunları önemli ölçüde geride bırakacağız” demişti.
Kur şoku üstüne kur şoku yaşandı
– Enflasyon 1 yılda Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre yüzde 79.6 düzeyine kadar çıktı. Alternatif enflasyon ölçümü yapan ENAG’a göre ise yıllık yüzde 176’ya ulaştı. Geçen yıl ağustosta 8.54 lira olan dolar ise TL’nin aşırı değer kaybetmesiyle 18.15 liraya tırmandı. Bu süreçte doların 18.36 lirayı aşmasıyla bir kur şoku daha yaşanınca devreye alınan Kur Korumalı Mevduat dövizdeki yükselişi kısmen sınırlasa da aralık ayından bu yana Hazine’ye faturası 60.6 milyar lirayı aştı. Yıl sonuna kadar bu tutarın 80 milyar lirayı bulabileceği belirtiliyor.
‘Değişmemiş daha da kötüye gitmiş'
– 1 yılda gelinen durumu Youtube kanalında değerlendiren Sözcü yazarı Murat Muratoğlu, Merkez Bankası'nın görevinin büyüme değil, enflasyonu kontrol altında tutmak olduğunu söyleyerek şu değerlendirmeyi yaptı: “Yapılan ithalattan, ihracatı, turizm gelirini, Türkiye'ye giren kaydı kuydu belli olmayan 17.5 milyar doları çıkart, cari açık eksi 32 milyar dolar. Dolar rezervi bitik, dışardan para da gelmiyor, borçlanamıyoruz. İç borçlanmaya mecburuz. Getirin dövizi ve altını yatırın bankaya; sermaye kontrolü o da uygulanıyor. Şimdilik şirketlerle sınırlı tutuluyor, kaçınılmaz olarak bunun dahası gelecek. Değişmemiş, daha da kötüye gitmiş.”
YORUMLAR
Yorum Yap