Kriz yüzünden firmalar birbirlerine veresiye vermeyi kesince piyasa adeta durdu. ASO Başkanı Özdebir, çare olarak devlet destekli kredi kartı önerdi. Öneri kabul edilirse ekonomi senet yerine kartla dönecek.

Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, piyasada vadeli alış verişin adeta durduğunu, firmalara Kredi Garanti Fonu (KGF) destekli 200 milyar liralık yeni kredi kartı limiti verilmesi halinde piyasanın açılabileceğini söyledi. Özdebir, firma borçlarına Merkez Bankası'nın satın alması ile devletten alacaklı firmalara Hazine kağıdı verilmesi gibi önerilerini de içeren dosyayı Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'a sunduklarını bildirdi.  Sanayici: Ödeyemez hale geldik, işçinin maaşını devlet ödesin

Başkan Özdebir, bir grup gazeteciyle yaptığı sohbette, ekonomi yönetimine sundukları çözüm paketinin ayrıntılarını anlattı. Geçen yıl da kriz yüzünden zora düşen patronların ödemesi gereken işçi maaşlarının geçici süreyle kısa çalışma ödeneği şeklinde İşsizlik Sigortası Fonu'ndan ödenmesini öneren ve bu önerisini kabul ettiren ASO Başkanı Özdebir, rapordaki 3 talebi açıkladı. Özdebir, rapordaki üç talepten ikisinin kabul edilmediğini ancak kredi kartı limitlerine ilişkin önerinin olumlu bulunduğunu dile getirdi.

LİMİTLER ARTIRILSIN

Özdebir şunları söyledi:  “Vadeli mal sattığınız deve dişi gibi firmalar bile bir bakıyorsunuz konkordato ilan edip gitmiş. Kimse kimseye güvenmediği için çekle, senetle ticaret bitti. Yeni ve güvenilir bir ödeme aracına ihtiyaç var. Bu da ancak ticari kredi kartlarıyla olur. Ticari kredi kartlarının limiti KGF destekli olarak 200 milyar liraya yükseltilsin. KGF kartla yapılan alışverişin yüzde 7-10'una kefil olsun. Bankalara da yüzde 1-2 komisyon verilsin. Firmalar bu kartları sadece mal alış verişinde kullanabilsin. Patron da limitin yüzde 3-5'iyle kişisel harcama yapabilsin. Bakan Bey bu talebimizi olumlu buldu.”

MERKEZ BANKASI BORCUMUZA ORTAK OLSUN

Firmaların devletten 160 milyar lira KDV iadesi alacağı  olduğuna işaret eden Başkan Özdebir, “Bu para hemen ödenemiyorsa Hazine 160 milyar lira için 10'ar bin liralık ayrı ayrı kağıt çıkarıp alacaklı firmalara versin. Firmalar bir yerden mal alınca karşılığında bu Hazine kağıdını versin. Vadesi dolunca firma kağıdı devlete verip parasını alsın. Bu sayede piyasa dönsün. Ancak bu önerimize sıcak bakılmadı” diye konuştu.

“Çarkı döndürmek için paraya ihtiyacımız var ama bankaların bize borç verecek hali, bizim de krediye karşılık bankalara verebileceğimiz teminatımız kalmadı” diyen Özdebir,  Merkez Bankası'nın reel sektörün borcunu üstlenip firmalara ortak olmasını gerektiğin belirtti.

Özdebir, “Firma nakit kaynak sayesinde üretime devam eder, 7-10 yılda borcunu ödeyip hisselerini geri alır. Ödeyemezse Merkez Bankası hisselerini başka firmalara satar, alacağını alır” ifadelerini kullandı. Özdebir, bu önerinin de  hükümet tarafından kabul edilmediğini dile getirdi.

Hazirandan önce iyileşme olur

“Krizde dibi gördük veya görmek üzereyiz” diyen ASO Başkanı Nurettin Özdebir “Piyasada biraz hareketlenme var gibi ama önümüzdeki yılın ikinci çeyreğine kadar  (haziran ayına kadar) önemli bir düzelme olacağını beklemiyoruz. Ekonomide ‘U' dönüşü şimdilik zor. Ucu hafif yukarıya doğru olan ama yatay olarak uzunca seyreden bir ‘L' bekliyoruz” dedi.  Sanayiciden Albayrak’a 'paket' isyanı: O paketler boş çıktı

Babacan'ın krizde payı büyük  

ASO Başkanı Nurettin Özdebir, yaşanan ekonomik krizde yanlış uygulana ekonomi politikalarını önemli payı oludğunu belitti. Özdebir, “Yaşanan krizin temelinde Ali Babacan'ın uyguladığı değerli TL politikasının büyük payı var. 1 dolar 1 TL olacak diye değerli TL politikası uygulayınca üretim ekonomisi büyük zarar gördü, sanayici fabrikayı kapatıp ya ithalatçı ya inşaatçı oldu. Arçelik dahil bir çok fabrika Çin'e taşındı” ifadelerini kullandı.

Naci Bey'le diyaloğumuz daha iyiydi

ASO Başkanı Nurettin Özdebir, “Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'la da görüşüp derdimizi iletiyoruz ama Naci Bey'le (Eski Bakan Naci Ağbal) çok daha rahat konuşuyorduk. Tabi Naci Bey'le geçmişimiz var, Maliye müsteşarlığı döneminden itibaren yakın çalıştık. Piyasanın taze kana ihtiyacı olduğunu bildiği için KDV iadesini ödeyecekti, ama ödeyemeden görevi değişti” dedi.

Erdoğan Süzer/Sözcü