Bakan Murat Kurum'un koltuğuna o isim mi geliyor!
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'un koltuğunu başka bir isme devretmesine karar verdiği kesin olarak ifade ediliyor.
- | Son Güncelleme:
- | Patronlar TV
Fatih Ergin'in köşe yazısından alıntı
1 Kasım 2015 erken genel seçiminin ardından ortaya çıkan ve Türk siyasi tarihinin en büyük parti içi muhalefet hareketi olan MHP'deki değişim hareketi, İYİ Parti'nin kurulması ile sonuçlanmıştı. O süreç, başından sonuna kadar çok sert ve çalkantılı bir şekilde geçmişti. AKP'de yaşanan kaos ise, MHP'deki değişim hareketine benzer bir şekilde gelişse de, şimdiye kadar aynı sertlikte geçmiyor.
Lakin bu durum, AKP'deki ayrışmanın yakın gelecekte keskinleşmeyeceği anlamına gelmiyor. Çünkü halen AKP milletvekili olan isimler içerisinde, gözü yeni oluşumlarda olanlar var.
Özellikle de Abdullah Gül'ün gölge lideri olacağı, Ali Babacan'ın başkanlığında kurulacak olan partiyi bekliyorlar. Dahası kabinede de aynı durum söz konusu. Abdullah Gül'e yakın olan üç bakanın, Babacan'ın partiyi kurmasını beklediği ve kurulacak partinin bir rüzgâr yakalaması durumunda soluğu yeni adreslerinde alacakları Ankara kulislerinin en çok konuşulanları arasında.
Bu bakanların isimleri zikredilmese de, Erdoğan'ın partideki çözülmeye karşı ilk adımı kabinede atacağı ve Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'un koltuğunu başka bir isme devretmesine karar verdiği kesin olarak ifade ediliyor. Kurum'un yerine ise, daha önce bu koltukta oturan AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki'nin gelebileceği öne sürülüyor.
Peki, bütün bunların ve daha fazlasının, yani AKP'den yaşanacak kopuşlar ile Erdoğan'ın çözülmeye karşı atacağı adımların Türk siyasetine etkisi ne olacak? Bugüne kadar Makyavelizmi adeta siyasi çizgi yapan bir felsefe ile her ne olursa olsun iktidarda kalma temel ilkesiyle hareket eden AKP'nin iktidarı çökecek mi yoksa yeni partiler AKP'den koptuğu ile mi kalacak?
Siyaset dinamik bir süreçtir ama buna rağmen siyasette bazı durumlar hakkında en azından tahmin yürütmek zor değildir. Birincisi, Erdoğan hangi adımı atarsa atsın, partisindeki erimeyi durduramıyor, durduramaz! Sebebi çok açık; AKP'ye karşı var olan toplumsal nefret, artık sadece muhalefet partilerini destekleyen kesimlerde değil, AKP tabanına da sirayet etmiş durumda. Erdoğan, kendi tabanının önemli bir bölümünde inandırıcılığını kaybetti. Bunu 31 Mart yerel seçimleri ile 23 Haziran'daki İstanbul seçiminde gördük. Diğer taraftan, Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan'ın partileşme hareketlerinin de hem AKP tavanı hem de tabanında karşılık bulması, bu durumun başka bir göstergesi.
Bu, ikinci sorunun cevabına dair de işaretler veriyor. AKP'den doğacak partiler, iktidar olmasa, Meclis'e giremese bile AKP'den koptuğu ile kalmayacaklar. Erdoğan'a inancını yitiren muhafazakâr oylara, Cumhurbaşkanlığı seçiminde adres olacaklar ki, Türk siyasetine en büyük etkileri bu olacak...
Kaynak:Günboyu Gazetesi
YORUMLAR
Yorum Yap