Dünyanın benimsediği doğruluğu kanıtlanmış ekonomi politikalarını bir kenara iterek arka arkaya ekonomi modelleri açıklayan iktidarın inadı bırakıp bu millete daha fazla bedel ödetmemesi gerektiği belirtiliyor.

İktidarın bugüne kadar ortaya koyduğu tüm modeller adım adım ekonomiyi uçuruma sürüklüyor. ‘Faiz sebep enflasyon netice' inadı enflasyonu patlattı, ‘Nas ortada' dendi faizler yükseldi, ‘Çin modeli büyüme' ile cari açık kontrolden çıktı, Heteredoks politika ile kur krizi kapıya dayandı. Sonuçta ne söylenirse söylensin piyasaların güveni kazanılmadı ve halk giderek yoksullaştı.

Şimdi dünyanın benimsediği, doğruluğu kanıtlanmış ekonomi politikalarını bir kenar iterek “Çin modeli”, ”Rekabetçi kur modeli”, “Yeni Ekonomik Model” gibi arka arkaya ekonomi modelleri açıklayan iktidarın inadı bırakıp bu millete daha fazla bedel ödetmemesi gerektiği belirtiliyor.

HETEREDOKS ÇÖKÜŞ

Sözcü'den Mehtap Özcan Ertürk'ün haberine göre Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, geçen aylarda artık Türkiye'de ortodoks ekonomi politikaları yerine heteredoks ekonomi politikaları tercih edileceğini söyledi. Ancak tarif edilen bu yeni para politikası da kısa sürede çöktü. 6 Haziran'da Tayyip Erdoğan'ın “Faizi düşürmeye devam edeceğiz” sözlerini tekrarlaması Türkiye'yi hızla yeni bir kur krizine sürükledi.

Dün 17.2435 liraya çıkan dolar 21 Aralık'ta gördüğü 18.3674 liralık tarihi zirvesine yaklaştı. TL nisan sonundan beri yüzde 13.6, yılbaşından beri yüzde 23.3 değer kaybetti. Artan döviz ihtiyacının nasıl finanse edileceği sorusu piyasada her an canlı kalırken, sermaye kontrolü gibi daha uç önlemlerden son dönemde daha çok endişe duyulmaya başlandı.

Atilla Yeşilada: ‘Don lastiğinde mark dönemine döneriz’

-Döviz kurlarında yeniden başlayan şok dalgasını ve sermaye kontrolü ihtimalini değerlendiren Ekonomist Atilla Yeşilada, “Kur şoku kesin, don lastiğinde mark dönemine döneceğiz” dedi. Yeşilada, “Hiç kimse elimizden geleni yapacağız demiyor. Bu yüzden kur şoku gelecek. Faiz artırımını Erdoğan yapmaz. Ona göre enflasyonun çözümü faiz değil. Yine 70'lere döneceğiz, don lastiğinde mark dönemine'' ifadelerini kullandı. Bütçeyi yorumlayan Yeşilada, ‘'İlk aşamada yüksek enflasyondan korkanlar tüketimlerini öne çektiler. Şimdi yüksek enflasyon gelirleri azalttığı için tüketim daralmaya başladı.

BU POLİTİKA ÖLÜMCÜL

Dolayısıyla gelirler azalmaya başladı. Bu yüzden bütçe açığı artmaya mahküm. Enflasyon ve bu para politikası ölümcül. Süper bono ile bütçe açığı kapatılmaya çalışılıyor. Bunlarla rantiyelere para dağıtılacak'' dedi.

Bilime aykırı politikaların faturası 150 milyar lira

21 Aralık'ta doların 18.3674 liraya kadar yükselmesiyle devreye alınan Kur Korumalı Mevduat (KKM) bir süre için döviz kurlarındaki yükselişi sınırlasa da Hazine'nin ödediği fatura büyüyor. O tarihten bu yana KKM dolayısıyla Hazine'nin ve Merkez Bankası'nın kasasından 50 milyar TL çıktığı hesaplanıyor. KKM'nin devlete toplam maliyetinin yıllık en az 150 milyar TL'ye ulaşması bekleniyor. Öte yandan KKM'nin devreye alınmasından sonra geçen 6 ay içinde dövizi kontrol altında tutmak için harcanan rezervlerin ise yaklaşık 40 milyar doları (bugünkü kur seviyesi ile yaklaşık 700 milyar TL) bulduğu hesaplanıyor. İktidarın iktisat bilimine aykırı politikalarının sadece KKM'ye ödenen kur farkı ve satılan döviz rezervlerinden doğan faturası 850 milyar lirayı buluyor.

Dr. Fatih Özatay: İktisat bilimi ile dalga geçmeye gelmiyor

- Dr. Fatih Özatay ise Yetkin Report'taki yazısında şu yorumu yaptı: “İktisat bilimi ile dalga geçmeye gelmiyor. Geçilirse, son aylarda yaşadıklarımız gerçekleşiyor. Enflasyon patlıyor. Asgari ücretlinin, memurun, emeklinin, asgari ücret civarında ücret alanın yaşam koşulları kötüleşiyor. Yoksulluk artıyor.”

Prof. Dr. Şenol Babuşcu: Seçim de olsa 3 yıldan önce normale dönemeyiz

? Ekonomist Prof. Dr. Şenol Babuşcu, ‘'Enflasyonun yüzde 19'dan yüzde 75'e çıkması 6 ay sürdü ama tekrardan o rakamlara dönmesi en az 3 yılımızı alır'' dedi. Radyo Sputnik'te ekonomiye ilişkin açıklamalarda bulunan Babuşcu, ‘'Enflasyon çok inatçıdır, çok geç düşer. Muhalefet iktidara gelse, yeni bir hükümet kurulsa ve seçimin ertesi günü ekonomi adına olumlu çalışmalar başlasa 3 yılda ancak toparlarız'' yorumunu yaptı. Babuşcu, hükümetin çok yüksek kur sıçraması olmadan devam edebilmesi için 100 milyar dolara ihtiyaç olduğunu söyledi.