Binali Yıldırım'a yüzük yapmak için Kabe'deki 'Makam-ı İbrahim' taşını kırmışlar
AKP'nin İstanbul adayı Binali Yıldırım, parmağındaki yüzüğün taşının, Kabe'deki 'Makam-ı İbrahim' taşından kopartıldığını ve oğlunun hediyesi olduğunu söyledi. Kırılıp yüzük yapılan o taş Müslümanlarca kutsal kabul ediliyor.
- | Son Güncelleme:
- | Patronlar TV
AKP'nin İstanbul Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, dün bir özel TV kanalında katıldığı canlı yayında tartışma yaratacak bir açıklamada bulundu.
Parmağındaki dikkat çeken yüzüğe ilişkin soruyu yanıtlayan Yıldırım, "Oğlumun hediyesi, üzerindeki taş Kabe'de yer alan İbrahim makamındaki taştan koparılmış" dedi. Kabe'deki iki kutsal taştan da parça koparılmasının yasak olduğu ve "günah" kabul edildiği biliniyor. Binali Yıldırım’a yüzüğü hediye eden oğlu Erkan Yıldırım, Singapur’daki bir kumarhanede rulet oynarken çekilen fotoğrafıyla kamuoyu gündemine gelmişti.
BİNALİ YILDIRIM'IN YÜZÜĞÜNÜN KAYNAĞI İBRAHİM MAKAMI NEDİR?
Binali Yıldırım’ın yüzüğünün kaynağı olarak gösterdiği “Makam-ı İbrahim” Kabe’deki iki kutsal taştan biri. Müslümanlar bu taşı Kâbe’nin inşası sırasında Hz. İbrâhim’in iskele olarak kullandığına inanıyor. Beyaza yakın bir rengi olan taş 20 cm. kalınlığında. Üstünde İbrâhim’in ayak izleri olduğu kabul edilen iki çukurluk bulunuyor. Bu taş seller ve savaşlar yüzünden birçok kez tahrip olmuş, alınıp yerine konulmuş. Sonra üzerine koruyucu bir yapı inşa edilmiş. Makam-ı İbrahim İslamiyet’ten önce de bugünkü yerindeydi ve kabile tanrılarından birinin simgesi olarak kabul görüyordu.
Yani bir parçası koparılıp Binali Yıldırım’a yüzük yapılan taş İslam inancında kutsallık taşıyor.
KUTSAL TAŞLARA ZARAR VERME GELENEĞİ
Kabe’deki diğer taş ise, Hacerü’l-esved. Arapça’da “siyah taş” anlamına geliyor. Taşın esasında beyaz olduğu, ellenmekten bu renge dönüştüğü biliniyor. Yaklaşık 30 cm. çapında ve yumurta biçimindeki bu taş İslamiyet’ten önce de bugünkü yerindeydi ve “El-Lat” olarak bilinen tanrının simgesi sayılıyordu. Bir gök taşı olduğu söyleniyor.
Müslümanlar bu taşın Hz. İbrâhim tarafından Kâbe’nin inşası esnasında tavafın başlangıç noktasını belirlemek amacıyla yerleştirildiğine inanıyor. Cennetten indirildiğine, Nûh tûfanı sırasında Ebû Kubeys dağında korunduğuna inanlar da var.
Diyanet’in yayınladığı "İslam Ansiklopedisi"nde taş şöyle tanımlanıyor: “İslâmiyet’ten önce Araplar’ın Hacerülesved’e ayrı bir önem ve kutsiyet atfetmeleri ve onu âdeta Kâbe’nin kutsiyetinin sembolü saymaları, bu taşın Hz. İbrâhim’den itibaren devam edegelen hac ve tavaf ibadetinin önemli bir ögesi olmasının yanı sıra bu dönemde Araplar arasında özellikle taşlara ve bu taşlardan yapılmış putlara tapınma adetiyle de bağlantılı olmalıdır.”
Kâbe’nin zaman içinde sel ve yangın gibi çeşitli afetlere, savaşlar sırasında saldırılara maruz kalmasının sonucunda Hacerülesved’de de bazı hasarlar ve parçalanmalar meydana geldiği, bu parçaların yerlerine yapıştırılarak korunmaya çalışıldığı biliniyor.
Bu taşların kırılıp yüzük yapıldığı ve bedeli karşılığı zenginlere satıldığı ise Binali Yıldırım’ın açıklaması ile ortaya çıktı.
YORUMLAR
Yorum Yap