Çin’in Hangzhou eyalet belediyesi ve Shangdong, Guangdong, Jiangsu, Anhui, Shanghai, Ningbo gibi 11 farklı eyalet ve şehri tarafından düzenlenen fuar, 450’nin üzerinde Çinli firmanın katılımıyla 18 bin metrekarelik alanda gerçekleştirildi.

Tekstil, hazır giyim ve aksesuarları, ev tekstili, inşaat malzemeleri, el aletleri ve hırdavat, ev gereçleri, elektrikli ev aletleri, mobilya, elektronik eşya, hediyelik eşya, zücaciye, mutfak ve banyo armatürleri, gıda, lojistik, LED ve aydınlatma gibi ürünlerin bulunduğu Çin fuarında, hem iş insanlarına hem de yeni evleneceklere önemli fırsatlar sunuldu.

2019 yılında, yaklaşık 12 bin iş dünyası profesyonelinin ziyaret ettiği 573 ikili iş görüşmesi ve toplamda 32,4 milyon dolarlık iş hacmi gerçekleştiği fuar, pandeminin ardından tekrar Avrasya bölgesinde ticari ilişkilerin geliştirilmesinde önemli ticaret platformlarından biri olurken, sektör profesyonellerinin ajandasında da ilk sırada yer alıyor.

Uygun maliyetli, ürün ve ham madde bulunabilirliği avantajı ile son 20 yıldır tüm dünyanın üretim merkezi haline gelen Çin, ürünlerini İstanbul’a taşırken, biz de fuarı yakından takip ettik.

Çin’in Türkiye pazarındaki hedeflerini öğrenmek için firmalarla görüştük. Ancak fuarda dikkatimizi çeken en önemli ayrıntılardan biri de Çinli markaların stantlarda ürünleri olmasına rağmen firma sahiplerinin burada yani Türkiye’de olmamasıydı.

Örneğin bir girişimcisiniz, ürün satın almak istiyorsunuz ve Çinli yetkililerle görüşmek istiyorsunuz. Size verilen giriş kartı arkasındaki kod ile stant başında bulunan genç yetkiliden (öğrenci ya da stajyer) firma sahibine bağlanmasını istiyorsunuz.

O da merak ettiğiniz soruları, Çin’e bağlanarak yetkililerle görüntülü konuşmanızı sağlıyor. Yani fuarda Çinli yetkililerle sadece online platform üzerinden görüşme sağlayabiliyorsunuz. Haliyle haber kaynağımız oldukça kısıtlanırken, çok fazla da Türk yatırımcı firmasına rastlayamadık. Anlayacağımız, “Çinlisiz Çin fuarı” yapılmış. 

Para Dergisi