İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konferanstaki konuşmalarından satır başları:

Finansal sistemin mevcut yapısı ile görevini hakkıyla yerine getiremediğini görüyoruz. Üretimin artışına katkı yapması gereken sistem istikrarı tehdit eden bir konuma gelmiştir. Adeta tüm sektörlerin finans sektörünü beslediği bu sağlıksız yapının sürdürülemez olduğu ortadadır. Sadece daha fazla kazanma hırsı ile işleyen bu ekonomik sistemin çökmesi kaçınılmazdır.

‘DÜNYA BEŞTEN BÜYÜKTÜR SADECE SİYASİ DEĞİL’

Ülkelerin kendi içinde küresel ölçekte makas sürekli açılırken, bu düzenin üzerimize yıkılmasını bekleyemeyiz. Bizim medeniyetimiz insanı merkeze alır. Küresel ekonomik ve finansal sistemin hiç vakit kaybetmeden dönüştürülmesi üretimin asli unsur olduğu bir yapıya süratle geçilmesi gerekiyor. Alternatif finans bu dönüşümün en önemli unsurlarından biridir. Dünya 5'ten büyüktür itirazımız sadece siyasi karar ve güvenlik uygulamalarına yönelik değildir.

Elbette tüm kurumları içinde barındıracak bu yapının bankacılık dışı alternatif finans yapılarının merkezi olmasını arzu ediyoruz. Bu merkezin kısa sürede önemli bir marka haline geleceğine, İslami finans için yegane çekim merkezi olacağına inanıyorum.

Bu projenin en geç, 2022 yılı başında hayata geçirilmesini bekliyoruz. Tüm bunları söylerken hakikatlere de gözümüzü kapayamayız. Bugün ülkemizde bankacılık sektörünün toplam finans sektörü içindeki payı yüzde 90'lar civarındadır. Gelişmiş ülkelerde ve gelişmekte olan ülkelerde bu payın çok daha dengeli dağıldığını biliyoruz.

Türkiye Varlık Fonu, İstanbul Finans Merkezi'ne ortak olacak

Özellikle son iki yıldır yaşadığımız tecrübeler. Bize bankacılık dışı finansman yöntemlerinin hayati olduğunu gösterdi.

Kredi muslukları kısıldı. Bilançolarında sorun olmadığı halde mali sıkıntıdan dolayı pek çok firma üretimden çekilme noktasında kaldı. Kamu bankaları bünyesinde sıkıntılara çözüm olacak yöntemler geliştiriyoruz. Yaşadığı tüm sıkıntılara rağmen çözümü kazandığı topraklarda arayan tüm reel sektör mensuplarına şükranlarımı sunuyorum.

‘KATILIM BANKACILIĞI DEYİP DURURLAR’ 

Katılım bankacılığı deyip dururlar, zira katılım bankacılığı diye bir şey olmaz. Katılım finans sistemi diyoruz. Birbiri ile ters düşen kavramı niye kullanalım ki. Birisi sömürüyü ifade ediyor. Eğer reel sektörü ayağa kaldıracaksak, reel sektöre gereken destek verilmeli katılım finansal sistemi ile. Bu döneme giriyoruz.

İLK KEZ 2007 YILINDA ADI DUYULMUŞTU

İstanbul'u bölgesel bir finans merkezi haline getirmeyi amaçlayan İstanbul Finans Merkezi projesi, ilk kez 2007-2013 yıllarını kapsayan 9. Kalkınma Planı'nda yer almıştı. Fiziki olarak henüz tamamlanmayan projede, hukuki altyapı ve ikincil düzenlemelerin de eksikliği nedeniyle planlanan tamamlanma tarihi çeşitli kereler ötelenmişti.

Projenin 2016 yılında hizmete alınması bekleniyordu kamu binaları gecikince 2018’e ardından 2020’ye sarkmıştı. Daha sonra açılış tarihi olarak 2022 belirtilmişti.