Erdoğan: Ey TÜSİAD'ın başına gelen beyefendi, sen daha çıraksın kalfa dahi olamadın
TÜSİAD'ın CHP ağzıyla konuştuğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "TÜSİAD bu gidişiyle devam ederse iktidarın kapısını çalmasın" dedi.
- | Son Güncelleme:
- | Patronlar TV
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TÜSİAD'ı sert şekilde eleştirdi. TÜSİAD'ı CHP ağzıyla konuşmakla itham eden Erdoğan, "TÜSİAD bu gidişiyle devam ederse iktidarın kapısını hiç çalmasınlar. Görüyorum ki siz de aynı merkezden yönetiliyorsunuz. Merkez belli CHP'dir. CHP size ne diyorsa o ağızla konuşuyorsunuz. Öyleyse bu kapı yerli ve milli duruş sergileyenlere açıktır, yerli ve milli duruş sergilemeyene kapalıdır. " ifadelerini kullandı. TÜSİAD Başkanı Turan: Gelirler eriyor; fakirleşerek büyüyoruz
AK Parti Grup toplantısında konuşan Erdoğan, TÜSİAD başkanına yönelik olarak da, "İsveç, Finlandiya net adımlar atana kadar duruşumuzu değiştiremeyiz. Siz onların yanında yer alabilirsiniz ama biz almayacağız. Sizin ali çıkarlarınız için bunlara ses çıkarmayacak mıyız. TÜSİAD'ın başına gelen beyefendi sen bize ders veremezsin." diye konuştu. TÜSİAD YİK Başkanı Özilhan: Gençler ülkeyi terk ediyor
TÜSİAD YİK toplantısında dile getirilen görüşleri eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜSİAD'a yönelik olarak, "Ülkemizdeki ekonomik sorunlara yanlış teşhis konulduğundan çözüm bulunamıyor diyor TÜSİAD başkanı. 'TÜSİAD ihracat endeksli büyüme her şey değildir' diyor. İhracat olmazsa büyüme olmazsa sen ayakta duramazsın." diye konuştu.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ey TÜSİAD'ın başına gelen beyefendi: Dış politikada sen bize ders veremezsin. Sen daha çıraksın, kalfa dahi olamadın. Dün bir, bugün iki. Ne oldu ki bu iktidara ders vermeye kalkıyorsun. Önce haddini bil, haddini bil. Bunlar da akıllarını başlarına almadıkları sürece iktidarın kapısından içeri giremezler. Bunu da bilmeleri lazım. Biz dış politikada İsveç, Finlandiya, niye bunlara karşı tavır alıyoruz?
Neden? İsveç'in, Finlandiya'nın sokaklarında terör örgütleri cirit atarken biz onlara kapılarımızı mı açacağız, onların yanında mı yer alacağız? Ey TÜSİAD, siz onların yanında yer alabilirsiniz. Biz şehitlerimizin kanını yerde bırakmayacağız, bunu bilesiniz. İşte Batı'yı görüyoruz. Almanya'da caddelerde Alman polisinin nezaretinde bu terör örgütleri yürüyüşler yapıyorlar. Fransa'da yürüyüşler yapıyorlar. Maalesef İngiltere'de hakeza öyle. Avrupa'nın bütün ülkelerinde, aynı durumla karşı karşıyayız. Bütün bunlara karşı sizin ali menfaatlerinizi korumak için sesimizi çıkarmayacak mıyız? Kusura bakmayın, sizden önce gelen ağa babalarınız da aynı kafadaydılar, görüyorum ki siz de aynı kafadasınız.
Eğer TÜSİAD bu gidişiyle devam ederse bu iktidarın kapısını hiç çalmasın ve görüyorum ki sizler aynı merkezden idare ediliyorsunuz. Aynı merkez belli, CHP. Oradan size neyi sufle ediyorlarsa siz de aynen o ağızla konuşuyorsunuz. Sizden önceki ağa babalarınız da böyle konuşuyordu siz de aynı şekilde konuşuyorsunuz. Öyleyse bu kapı yerli ve milli duruş sergileyene açıktır, yerli ve milli duruş sergilemeyene kapalıdır."
Gıdada üretim sorunu yok
Erdoğan'ın konuşmasında önce çıkan başlıklar özetle şöyle;
"Ülkemizin vatandaşlarına temel ihtiyaçları kapsamındaki hububatı, sebze ve meyveyi üretmi konusunda hiç bir sıkıntımız yok.
Çiftçilerimizin tohum, mazot, gübre gibi girdilerdeki artışların farkındayız. Bunun için alım fiyatlarını yüksek tutmaktan prim ve destekleme rakamlarını artırmaya kadar pek çok önlem alıyoruz. Dünyanın ciddi bir gıda krizi ile yüz yüze olduğu bu dönemde üretimin artarak sürmesi önceliğimizdir. Enerjideki dışa bağımlılığı azaltmak için de yoğun çaba içindeyiz. Karadeniz'de keşfettiğimiz 540 milyar metreküplük doğalgazı bir an önce milli sisteme bağlamak için gece gündüz çalışıyoruz."
"Keşke her yerden petrol fışkırsa"
"Yerli ve yenilenebilir enerji hotansiyelimizi en üst seviyede değerlendircek yolu yöntemi devreye alıyoruz.
Petrol fiyatlarındaki aşırı yükselmeye bağlı olarak pompa fiyatlarında ortaya çıkın yüksek fiyatlar gerçekten rahatsız edici düzeydedir. Keşke ülkemizin en yerinden petrol fışkırsa da bu durumun önü gecebilsek. Ama petrol tüketiminin büyük bir bölümünü ithalatla karışalan bir ülke olarak hem petrol fiyat artışı hem de kur artışından anında etkileniyoruz."
TÜSİAD NELER SÖYLEDİ?
TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi toplantısında izlenen ekonomi politikaları ve Türkiye'nin artamaya devam eden ülke risk primine dikkat çekildi.
TÜSİAD YİK Başkanı Tuncay Özilhan, dünyadaki gelişmeler ve içeride uygulanan iktisadi politikalarla birlikte ülke risk priminin yükseldiğini vurgulayarak, "Piyasanın işleyişine yapılan müdahaleler ekonomiyi daha da bozar. Ekonomiyi istikrarlı ve sürdürülebilir bir raya oturtabilmek için uzmanların, teknisyenlerin ve akademisyenlerin de görüşlerine kulak vermek gerek. Yatırımlar sadece düşük faiz politikasıyla sağlanmaz." ifadelerine yer verdi.
TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan da, rekabetçi kur ve cari fazla politikalarının günün koşullarına uygun olmadığını ve istenen sonucu vermediğini kaydetti ve "Enflasyonla mücadelede tüm dünya faiz artırırken, biz tersi bir politika izliyoruz. Artan risk seviyesi sürdürülemez, geleneksel politikalara dönmeliyiz." diye konuştu.
TÜSİAD Başkanı Orhan, konuşmasında dış ilişkilere de değinerek şunları söyledi: Türkiye Batı sistemi içinde önemli roller oynayacak, oynaması kendisinden beklenen bir ülke. Terörden çok çekmiş, acılar yaşamış bir toplumun hassasiyetlerine dost ve müttefik ülkelerin daha fazla dikkat etmesini istemek elbette Türkiye’nin hakkıdır. Ancak en haklı olduğumuz konularda bile çıkarlarımızı korurken tercih edeceğimiz yöntem amaca varmamızı kolaylaştıracak şekilde formüle edilmelidir.
Bu bağlamda İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyelikleri konusunda Türkiye’nin dile getirdiği sıkıntıların ve taleplerin müzakere yoluyla, karşılıklı anlayışı geliştirerek ve ittifak ruhuna uygun şekilde çözülebileceğini ümit ediyoruz. AB ile ilişkilerimizin hayli sorunlu olduğu herkesin malumu. Bu ilişkileri sığınmacı mutabakatına indirgemekten tarafların vazgeçme zamanı gelmiş de geçmektedir. Konuları tek tek pazarlığa açan yaklaşımın sona ermesi, ilişkilerin karşılıklı güvensizlikten arındırılarak canlandırılması, tedarik zincirleri yeniden tanımlanır ve sermaye kendisine yeni adresler ararken, büyük önem taşıyacaktır."
YORUMLAR
Yorum Yap