Erdoğan TEKNOFEST'te Cem Karaca'nın meşhur şiirini okudu: Tamirci çırağı
AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Atatürk Havalimanı'nda düzenlenen TEKNOFEST'te konuştu.
- | Son Güncelleme:
- | Patronlar TV
Cem Karaca'nın Tamirci Çırağı şarkısının sözlerinin tamamını okuyarak 'az gelişmiş, geri kalmış ülke kal' denilen Türkiye'nin bunu kabul etmediğini belirten Erdoğan, 'terörle mücadele' konusunda yine HDP'yi eleştirdi.
Erdoğan, Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı öncülüğünde, ülkenin önemli kurum ve firmalarının destekleriyle düzenlenen, Anadolu Ajansının (AA) Global İletişim Ortağı olduğu Türkiye'nin en büyük teknoloji etkinliği TEKNOFEST İstanbul Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali'ne (TEKNOFEST İstanbul) katılarak konuşma yaptı:
* Bu yıl 19 yarışma alanı ve ilave 6 yeni başlıkta 17 bin 400'e yakın takım ve 2 bin finalist, 50 bin yarışmacı başvurusu ve 10 bin finalist, ülkemizin 81 vilayetinin tamamı ve 122 ülke katılımcısıyla TEKNOFEST rekor kırdı. Salı gününden bu yana özellikle TEKNOFEST'e gelenlerin sayısı 500 bini aşmış vaziyette. Yani bu ne demektir geçen yılı aşmış durumda. İnşallah bugünün bütünüyle ve yarın hedef artık 1 milyona ulaşmak.
* Yoğun ilgiyle karşılaştığımız uluslararası lider araştırmacılar programına önümüzdeki dönemde de devam edeceğimizin müjdesini sizlerle paylaşmak istiyorum.
* Burasını (TEKNOFEST) gençlerimiz başta olmak, milletimizin teknoloji alanında çok sınırlı imkanlarla bile neler yapabileceğini gösteren bir platform olarak görüyorum.
* Teknolojik dönüşüm sürecinde yeni teknolojilerin pazarı değil, üreticisi olmak istiyoruz.
* (Cem Karaca'nın Tamirci Çırağı şarkısının sözlerinin okuyarak)
Gönlüme bir ateş düştü yanar ha yanar yanar
Ümit gönlümün ekmeği umar ha umar umar
Elleri ak yumuk yumuk ojeli tırnakları
nerelere gizlesin şu avucun nasırları
Otomobili tamire geldi dun bizim tamirhaneye
Görür görmez vurularak başladım ben sevmeye
Ayağında uzun etek dalga dalga saçları
Ustam seslendi uzaktan oğlum al takımları
Bir romanda okumuştum buna benzer bir şeyi
Cildi parlak kağıt kaplı pahalı bir kitaptı
Ne olmuş nasıl olmuşsa aşık olmuştu genç kız
Yine böyle bir durumda tamirci çırağına
Ustama dedim ki bugün giymeyim tulumları
Arkası puslu aynamda taradım saçlarımı
Gelecekti bugün geri arabayı almaya
O romandaki hayali belki gerçek yapmaya
Durdu zaman durdu dünya girdi içeri kapıdan
Öylece bakakaldım gözümü ayırmadan
Arabanın kapısını açtım açtım girsin içeri
Kalktı hilal kaşları sordu kim bu serseri
Çekti gitti arabayla egzozuna boğuldum
Gözümde tomurcuk yaşlar ağır ağır doğruldum
Ustam geldi sırtıma vurdu unut dedi romanları
İşçisin sen işçi kal giy dedi tulumları
* Evet biz de giydik tulumları. Türkiye’nin geri kalmışlıktan kurtuluş mücadelesini veriyoruz.
* Artık biz kendimize yeteceğiz, buna alışacağız. Her şey hayal ile başlar, hayal ile inanç birleştiğinde ise ortaya başarı çıkar. Millet olarak yıllarca hayal kurmamıza engel olmaya çalıştılar. Bize giydirilen ve kesinlikle 3 beden 5 beden gömlekle yaşamamızı istediler.
* Bize siz geri kalmış bir milletsiniz öyle kalın dediler. Geçmişte pek çok devlet adamı bu kısır döngüyü kırmak istemiştir. Ancak maalesef 17 yıl önce iktidara geldiğimizde Türkiye hâlâ geri kalmışlık zinciriyle bağlanmış durumdaydı. Öncelikle alt yapı hizmetlerindeki sorunları çözmek için kolları sıvadık, bunu yanında vesayetle güçlü bir mücadeleye girerek demokrasimizi güçlendirdik. Ekonomimizi uluslararası rekabete getirerek teknolojinin gelişmesini sağladık. Mahkum edilmek istediğimiz geri kalmışlık zincirini birer birer parçaladık. Her türlü tuzak kuruldu, yeri, geldi partimizi kapatmaya kalktılar, yeri geldi terör örgütleriyle ülkemizi kana bulamaya çalıştılar, yeri geldi sokakları karıştırmak, milletimizin fertlerini birbirine düşürmeye çalıştılar, bu saldırıların hepsini birer birer boşa çıkarmaya çalıştık.
* Bu milleti tarihinin hiçbir döneminde zillet içinde yaşamayı kabul etmemiştir, etmeyecektir. Biz de milletimizin bu hasretini bildiğimiz için ne kadar büyük ve tehlikeli, olursa olsun istikbalimiz için hiçbir mücadeleden geri durmadık.
* Kardeşliğimizin yanında ekonomimizi de hedef aldılar. Hamdolsun biz milletimizle birlikte bu saldırıları birer birer boşa çıkarmayı başardık. Bugün Türkiye, eğitimden sağlığa her alanda güçlü bir altyapıya sahiptir. Maruz kaldığımız tüm saldırılara rağmen, hala güçlü bir şekilde ayakta olan bir ekonomimiz var.
* Bugün Diyarbakır'da evlatları dağa kaçırılan analar dimdik duruyorsa bunun bir sebebi var. Ölümden korkmuyorlar, üzerine üzerine gidiyorlar, 'Evlatlarımız gelene kadar buradan ayrılmayacağız' diyorlar. Kandil'e de sesleniyorum. Bu terör örgütlerin önünde, arkasında olanlara, onlara siyasi destek olanlara da sesleniyorum. Bu ülkede katil aranıyorsa bunların adresini aramaya gerek yok. Bunlar, parlamentoya kadar sızmışlar.
* Sokağa insanları çağırıp ondan sonra Diyarbakır'da 53 evladımızı öldürenleri bu millet unutmuyor ve unutmayacaktır da. Sonuna kadar bu işin takipçisiyiz, takipçisi olacağız. Bunları bırakamayız. Eğer biz bırakırsak ebedi alemde şehitlerimiz bize bunun hesabını sorar.
* Bize gizli açık tehditlerle bedel ödetmeyi düşünenler, bunun hesabını yapanlar, beyhude bir işle uğraştıklarını bilmelidirler. Eskiler ne diyorlar, 'Ölümden öte köy mü var' derler. Bu millet ölümden bile korkmadığını 15 Temmuz'da göstermiştir.
* Türkiye'nin bu büyük meydan okumasının elbette bir bedeli vardır ama biz bu topraklarda yaşamaya karar vermekle zaten her türlü bedeli ödemeyi göze almış bir milletiz.
* (Bugün ABD'ye giderek katılacağı BM 74. Genel Kurulu ile ilgili) Ülkemizdeki, bölgemizdeki ve dünyadaki gelişmelere dair ne düşünüyorsak ne inanıyorsak ne yapmak istiyorsak hepsini de tüm devletlerin temsilcilerinin önünde açıkça ifade edeceğiz. Gizli, saklı değil, açık ve net. Devlet başkanlarıyla liderlerle yapacağımız ikili görüşmelerde de yine kendilerine bunları açık ve net olarak anlatacağız.
YORUMLAR
Yorum Yap