Erdoğan: Yüz yüze eğitime verdiğimiz arayı 15 Şubat 2021'e kadar uzatıyoruz
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kabine toplantısı sonrası açıklamalarda bulunuyor.
- | Son Güncelleme:
- | Patronlar TV
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına karşı alınan tedbirler kapsamında yüz yüze eğitime verilen aranın 15 Şubat 2021'e kadar uzatıldığını duyurdu. Erdoğan, İngiltere ile serbest ticaret anlaşmasının imzalarının da yarın atılacağını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kabine toplantısı sonrası kamuoyuna açıklamalarda bulundu.
Sözlerinin başında Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM) 2021 yılını İstiklal Marşı Yılı olarak ilan ettiğini belirten Erdoğan, "Biz 'tek millet, tek bayrak, tek devlet' dedikçe yüzlerini buruşturanların, biz 'büyük ve güçlü Türkiye' dedikçe kulaklarını kapatanların İstiklal Marşı'na sahip çıkması mümkün değildir" dedi.
Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bugünkü kabine toplantımızda ulusal siber güvenlik stratejisi ve eylem planını da görüştük. Dijitalleşmeyle birlikte siber tehditlerde de artışlar yaşanıyor. Esasen savunma sanayi projelerimizin temel bileşenleri arasında dijital sistemler ilk sıralarda yer alıyor. Devletler vatandaşlarının can ve mal güvenliği yanında dijital bilgilerini ve aldıkları hizmetleri de korumak mecburiyetindedir.
Dijitalleşmeyle birlikte siber tehditlerde de artışlar yaşanıyor. Esasen savunma sanayi projelerimizin temel bileşenleri arasında dijital sistemler ilk sıralarda yer alıyor. Devletler vatandaşlarının can ve mal güvenliği yanında dijital bilgilerini ve aldıkları hizmetleri de korumak mecburiyetindedir. İlk haberleşme uydumuzu 2022'de uzay gönderiyoruz. Mavi Vatan'dan siber uzaya kadar her sahada egemenlik haklarımıza, sahip çıkacağız.
'Türkiye olarak biz de toprak kiraladık'
Aziz milletim, salgın döneminde en çok konuşulan konulardan biri gıda üretimi ve sürdürülebilir olmasıdır. Bugünkü anlayışla 1 asır sonrasıyla çok farklılık çıkacağı ortadır. Şimdiden kiralanan toprak miktarı ülkemizin yüz ölçümünün 3 katına ulaşmıştır. Bir kez daha altını çizerek ifade etmek istiyorum.
Toprak kiralamaktaki amaç bugünün ihtiyaçlarını karşılamak değil, yarım asır sonrasının planını yapmaktır. Türkiye olarak biz de toprak kiraladık. Dünyanın başka hiçbir yerinde hükümetlerin böyle ithamlara maruz kaldıklarını göremezsiniz.
Çiftçilerimizi, üreticilerimizi insanımızı bize karşı kışkırtmak için tamamı yanlış söylemlerle gündem oluşturmaya çalışan bu zihniyeti çok iyi tanıyoruz. Türkiye'nin nereden nereye geldiğini anlatmadan önce soframızda eksikliğini hissetmediğimiz, yüreği tertemiz çiftçilerimize şükranlarımı sunuyorum. Üreticilerimize hakkını teslim etmek için 18 yıldır çalışıyoruz.
'Tarımsal milli gelirde Avrupa'da ilk sıraya yükseldik'
Türkiye'nin Avrupa'dan Asya'ya uzanan toprakları kendi imkanlarını karşılayacak bir imkan sağlıyor. Son dönemde yaptığımız altyapı sayesinde ülkemiz önemli bir ihracatçı konumuna gelmiştir. Türkiye, geçtiğimiz 18 yılda, tarımsal milli gelirini 37 milyar liradan 278 milyar liraya yükselterek, Avrupa'da ilk sıraya yükselmiştir.
Geçtiğimiz yıl 197 farklı ülkeye tarımsal ürün ihraç ederek, 18 milyar gelir elde ettik. Un ihracatında dünyada 1. makarna ihracatında 2. sıradayız. Çiftçimize verdiğimiz destekleri bu dönemde 12 kat arttırarak, bitkisel üretimimizi 124 milyon tonla Cumhuriyet tarihinin en yüksek seviyesine çıkardık.
Tarımsal üretimdeki artış kendi kendine gelişmedi. Bunun için destekler yanında çok büyük suluma projelerini hayata geçirdik. Biz son 18 yılda sulama amaçlı 600 baraj, 423 gölet 1457 sulama tesisi yaparak milletimizin hizmetine sunduk.
Toprak nedir, çiftçi ne iş yapar, üretim nasıl yapılır, bilmeyenler ağızlarını her açtıklarında saman ihracatından bahsedenler aslında cahilliklerinden bahsediyorlar. Saman ihracatımız, 84.5 bin ton geliri de 14 milyon dolardır. İthalat dedikleri saman bin 953 tondur. Söyledikleri sadece yalan, iftira ile belki günü kurtarmak mümkündür ama bu tarzın ne çiftçiye ne de ülkemize bir faydası vardır.
'Hiçbir hesabı kitabı yapılmış projeleri yok'
Karşımızda, ülkemize kaynak girişi sağlamak için hayata geçirdiğimiz uygulamaları dahil fuhuş, organ kaçakçılığı gibi durumlarla itibarlandıracak kadar izandan noksan bir anlayış var. Devlete bu şekilde gelir elde edileceğine düşünen bu zihniyetin ülke yönetimine talip olması kara mizahtır.
Sanayide 43 bin yeni organize sanayi parseli kazandırdık diyoruz, toplu konutta 900 bin yeni konut kazandırdık diyoruz, orman varlığımızı 1.9 milyon arttırdık diyoruz, velhasıl her konuda cumhuriyet döneminde yapılanların kat be kat üstünde ihraçlarımızı sürdürüyoruz. Hiçbir somut ayakları yere basan uygulanabilir, hesabı kitabı yapılmış projeleri yok. Aslında böyle bir dertleri de yok. Haklarını yemeyelim, Türkiye aleyhine alınan her kararın, yapılan her saldırının yılmaz savunuculuğunu üstlenme görevini de bir hakkın ifa ediyorlar.
Muhalefete Demirtaş tepkisi: Kendileri böyle işlerde yetki sahibi olsalar bu terörist destekçisini hemen serbest bırakacaklar
(Muhalefete tepki) Mesela AİHM aykırı bir karar sergiledi. Biz de çıktık 'Bu karar hukuki değil siyasi bir kara, izin veremeyiz' dedik. Vay efendim sen nasıl böyle bir şey söylersin. Kendileri böyle işlerde yetki sahibi olsalar, ellerinde insanların kanı olan bu terörist destekçisini hemen serbest bırakacaklar. Lafa gelince her fırsatta Atatürk'ün partisiyiz diye övünen bu kişiler kendilerine 'Mustafa Kemal'in askerleri değil it sürülerisiniz' diyen yöneticisine bile ses çıkaramamışlardır.
'İngiltere ile serbest ticaret anlaşmasının imzaları yarın atılıyor'
İngiltere ile serbest ticaret anlaşması imzalama aşamasına geldik. Yarın bu anlaşmanın imzaları atılıyor.
Hiç şüphesiz salgın döneminde dünyanın geri kalanı gibi herkesin umudu aşı çalışmalarıdır. Aşı tedarik ve geliştirme çalışmalarının gerisinde kalmamız kesinlikle mümkün değildir. Tüm aşı çalışmalarını yakından takip ediyor, neticesine göre anlaşmaları yapıyoruz.
'Almanya'dan gelecek aşılarını ocakta ulaşacağını umut ediyoruz'
Çin'den sipariş verdiğimiz aşıların yılbaşından önce ülkemize gelmesini ümit ediyoruz. Almanya'dan gelecek aşılarını ocakta ulaşacağını umut ediyoruz.
Konunun her gündeme gelişinde ilgili bakanlıklarımıza aşıların yakından takip edilmesi konusunda kesin talimat veriyorum. İnşallah kendi üretimimiz olan aşıyı en kısa sürede milletimizin hizmetine sunmakta kararlıyız.
Okullarımızdaki yüz yüze eğitime verdiğimiz arayı, 15 Şubat 2021'e kadar uzatıyoruz."
YORUMLAR
Yorum Yap