Erdoğan'dan 'Dolar' mesajı: Yine aynı oyunun peşindeler
Piyasalarda son günlerde yaşanan dalgalanmalar için "Türkiye'nin potansiyelini yansıtmıyor" ifadelerini kullanan Erdoğan, vatandaşlara ellerindeki döviz ve altınları ekonomiye kazandırma çağrısı yaptı. Cumhurbaşkanı, yeni anayasa çalışmalarına ilişkin önemli mesajlar da verdi.
- | Son Güncelleme:
- | Patronlar TV
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti 7. Olağan Kongresi'nde açıklamalarda bulundu. Sözlerinin başında her ili ayrı ayrı selamlayan Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Hangi inançtan hangi kökenden hangi mezhepten olursa olsun bu ülkenin 84 milyon insanının hepsini selamlıyorum. Yurt içinde ve yurt dışında aynı mücadeleyi sürdüren tüm kahramanlarımızı selamlıyorum.
Milletimizin 15 Temmuz gecesi meydanlarda kurduğu Cumhur İttifakını, Milliyetçi Hareket Partisi ile birlikte seçimlerde ve Meclis'te devam ettirerek, mücadelemizin saflarını tahkim ettik ve genişlettik. Hangi partiden olursa olsun, Cumhur İttifakına destek olan her bir kardeşime ayrı ayrı teşekkür ediyorum."HEDEFLERE CUMHUR İTTİFAKI İLE ULAŞTIRACAĞIZ"
Türkiye’yi önce 2023 hedeflerine, ardından da 2053 vizyonuna Cumhur İttifakı'yla kavuşturacağız. Bugün 7. olağan büyük kongremizi Türkiye için güven ve istikrar azmi ile topluyoruz.
Siyasetin sadece geçmişle değil, bugünle sınırlı kalmaması; yarını, geleceği, umudu kucaklaması gerektiğine inanan bir mefkureye sahibiz. Bizim inancımızda yarından ümidini kesmek küfre eşdeğer görülmüştür. Bugünün hakkını vermeden geleceği inşa edemeyiz. Türkiye'nin bugün bulunduğu yer şanlı tarihiyle geleceği için belirlediği hedefleri arasındaki ince çizgidir.
Asırlarca 3 kıta 7 iklimi idare etmiş devletini, 7 düvelin leş kargaları gibi başına üşüşmesiyle kaybeden milletimizin, İstiklal Marşı'mızda ruh ve vücut bulan zaferinin hikmetini arayanlar, önce buraya bakmalıdır.
"YİNE AYNI OYUNUN PEŞİNDELER"
Ülkemizi ve milletimizi, sürekli kendi iç sıkıntılarıyla meşgul ederek son iki asırdır köklü değişimlerin dışında tutanlar, yine aynı oyunun peşinde. Ama bu defa başaramayacaklar. Çünkü bu defa farklı bir Türkiye var.
"2023 YENİ BİR BAŞLANGIÇ"
İnsanlığı hakkın, hakkaniyetin, adaletin teminatı bir küresel yönetim anlayışıyla buluşturacak medeniyet nöbetini devralmaya hazırlanıyoruz. 2023 hedeflerimizi yeni bir başlangıç haline dönüştürerek 21'inci yüzyılı ve ötesini kuşatacak büyük ve güçlü Türkiye'yi inşa ediyoruz. Teknolojinin insansız dünyaya doğru evrilmeye çalışıldığı tarihi yol ayrımında, insanın fıtri güzellikleri üzerinden yeni bir dünya düzeni kurulmasına öncülük etmenin sorumluluğuna talibiz.
"EĞİTİM BÜTÇESİ 147 MİLYAR LİRAYA ÇIKARDIK"
Önce eğitim dedik ve bütçede önceliği her zaman bu alana verdik. Milli Eğitim bütçesini 2002'de 7,5 milyar lira seviyesinden aldık, 2021 yılı itibarıyla 147 milyar liraya çıkardık. Üniversite sayımızı 76'dan 207'ye üniversite öğrencisi sayımızı 1.5 milyondan 8 milyonun üzerine çıkardık.
Hastanelerdeki yatak sayımızı 184 binden 253 binin üzerine çıkardık. Nitelikli yatak sayımızı da 16 binden 162 bine çıkardık. Hekim sayımız 2002'de 9 2binken. Bugün 174 bini geçti. Ambulans başına düşen nüfus sayımızı 107 binlerden 14 binlere indirdik.
ASGARİ ÜCRET VURGUSU
Son 18 yılda ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza toplamda 411 milyar lirayı aşan tutarda yardım yaptık. Net asgari ücret 2002 yılında 184 lirayken bu yılbaşı itibarıyla 2 bin 825 lira oldu. Adalet en çok hassasiyet gösterdiğimiz alanlardan biridir. Hakim, savcı ve diğer personel sayısını yüzde 176 oranında artırdık.
"PKK'YI EYLEM YAPAMAZ HALE GETİRDİK"
PKK başta olmak üzere tüm terör örgütlerini hezimete uğratarak ülkemiz sınırları içinde eylem yapamaz hale getirdik.
"TÜRKİYE HAVAYOLUNDA İLK SIRALARDA YER ALACAK"
Salgın sebebiyle durgunluğa girmiş olsa da Türkiye, geleceğin en büyük hava yolu ulaşım altyapısına sahip ülkesi olarak dünyada ilk sıralarda yer alacaktır.
"DIŞA BAĞIMLILIK SÖZ KONUSU DEĞİL"
Türkiye'nin, iklim şartları sebebiyle üretimi sınırlı olan birkaç ürün dışında tarımda dışa bağımlılığı kesinlikle söz konusu değildir.
Salgına rağmen geçtiğimiz yıl yüzde 1.8 büyüme ile G20 arasında ikinci sırada yer aldık. Faiz ödemelerini yüzde 16'ya gerilettik. Borç stokunun milli gelire oranını yüzde 42,6 seviyesinde tutmayı başardık.
"DALGALANMALAR POTANSİYELİ YANSITMIYOR"
Son birkaç gündür piyasalardaki dalgalanmalar, Türkiye ekonomisinin temellerini, gerçek dinamiklerini, potansiyelini kesinlikle yansıtmıyor.
VATANDAŞA DÖVİZ VE ALTIN ÇAĞRISI
Ellerinde döviz ve altın tutan vatandaşlarımıza çağrı yapmak istiyorum. Vatandaşlarımdan evlerindeki döviz ve altını çeşitli finans araçlarına yatırarak ekonomi ve üretime kazandırmalarını istiyorum.
İŞ İNSANLARINA ÇAĞRI
İş insanlarımıza da, 30 Haziran’a kadar devam eden varlık barışından yararlanarak, yurt dışındaki kaynaklarını ülkemize getirebileceklerini tekrar hatırlatıyorum. Herhangi bir endişeye gerek yok. Biz kendilerinin garantisiyiz.
Ülkemize yatırım yapan uluslararası yatırımcılara ise, Türkiye’nin gücüne ve potansiyeline güvenmeleri çağrısında bulunuyorum. Esasen, bu çağrının somut göstergeleri de vardır.
"BATTIK LAFLARINA İNANMAYIN"
Ülkemize yatırım yapan uluslararası yatırımcılara Türkiye'nin gücüne ve potansiyeline güvenmeleri çağrısında bulunuyorum. Herhangi bir endişeye gerek yok. Uluslararası yatırımcıların Türkiye'ye güvenmelerini istiyorum. Siz birilerinin battık laflarına inanmayın.
"ŞOKLARA DAYANIKLILIĞIMIZI ISPATLADIK"
Dinamik iktisadi yapımız, mali disiplinimiz, serbest piyasa ekonomisine bağlılığımızla, şoklara dayanıklı olduğumuzu defalarca ispatladık. Önümüzdeki dönem Türk ekonomisini yatırım, üretim, istihdam ve ihracat temelinde büyüterek çok daha iyi yerlere geleceğiz.
DIŞ İLİŞKİLER
Suriye gerçek anlamda Suriyelilerin yönettiği bir yer haline gelene dek gayretimizi sürdürecek, Suriye halkının yanında olmayı sürdüreceğiz. Türkiye’nin sağladığı destek sayesinde bugün Libya yeniden geleceğine umutla bakabiliyor, demokratik süreçleri yürütebiliyor.
"NE DOĞU'YA NE BATI'YA SIRTIMIZI DÖNEMEYİZ"
ABD'den Rusya’ya, AB'den Arap coğrafyasına kadar tüm ülkelerle ilişkilerimizi, Türkiye’nin menfaatleri ve milletimizin beklentileri doğrultusunda şekillendirmeyi sürdüreceğiz. Afrika, Asya ve Avrupa’nın kalbinde yer alan bir ülke olarak ne doğuya ne de batıya sırtımızı dönme lüksümüz yoktur.
Geçen yılı 16 milyon turist, 12,4 milyar dolar turizm geliriyle kapatsak da önümüzdeki dönemde 75 milyon turist hedefimize ilerleyeceğiz.
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ MESAJI
Gündemimizde yeni ve sivil anayasa çalışmalarının çerçevesini oluşturacak ilkeler var. Gündemimizde, kadınlarımızın haklarını korumayı vicdanlarda değil, kağıtlarda arayanlara söyleyeceklerimiz var.
"NASIL BİR ANAYASA İSTİYORUZ?"
Anayasa çalışmalarımızın tamamı olağanüstü şartların dayatmasıyla yapıldı. Hep tartışmalı oldu. Darbenin üzerinden silindir gibi geçtiği, terörden bezmiş, ekonomik sıkıntıların altında ezilmiş bir halka silahların gölgesinde onaylatılan bu Anayasa, lafzı ve ruhuyla, arkasındaki vesayetçi güçlerin eseridir. Türkiye'nin yeni ve sivil bir Anayasa'yı tartışması, hem kendi tarihimizin hem de gelişen ve değişen dünya şartlarının kaçınılmaz gereğidir. Kimi sığ itirazlar dışında her kesimde olumlu yankı buldu.
Biz nasıl bir anayasa istiyoruz? Milletimiz nasıl bir anayasa ile yönetilmek istiyorsa biz de öyle bir anayasa istiyoruz. Bu anayasanın ruhunda insan olmalı. İnsanın huzuru refahı yer almalı. Bu yeni anayasa insanı yaşat ki devlet yaşasın anlayışıyla inşa edilmelidir. Yeni anayasa, darbecilerin, vesayetin, şu veya bu dengenin değil, doğrudan milletin anayasası olmalıdır.
"MUTLAKA MİLLETİN ONAYINA SUNULACAK"
Yeni anayasa çalışmalarında bu safhaya önümüzdeki yılın ilk diliminde ulaşmayı hedefliyoruz. Önce ilkeler sonra somut metinler düzeyinde belirli olgunluğa gelince bir araya getirilecek ve tartışmaya açılacaktır. Mümkün olan en geniş mutabakatla ortaya çıkacak yeni anayasa metni mutlaka milletin onayına sunulacaktır.
Gelin, ideolojik, zümrevi ve kişisel tüm bagajlarımızı, duvarlarımızı, şerhlerimizi bir kenara bırakarak, Türkiye'yi en az bir asır boyunca taşıyacak lafza ve ruha sahip yeni bir anayasaya kavuşturalım. Biz buna varız ve hazırız.
Üzerinde önemle durmak istediğim ikinci husus, aile, eğitim ve kültür. kalbimizi aile, aklımızı eğitim her ikisi birlikte kültürümüzü şekillendirir. Aile müessesemizi korumayı başardık. Aklı ve kalbi rehber edinmek yerine, sadece nefis ve zeka üzerine kurulu bilginin çocuklarımıza aktarıldığı bir eğitim sistemi bizi, haktan, hakkaniyetten, irfandan, hikmetten uzaklaştırıyor. Türkiye'nin 2053 vizyonunun hamurunu aile, eğitim ve kültürle yoğuracağız."
YORUMLAR
Yorum Yap