Erdoğan'ı sinirlendiren gazeteci anlattı: Lan oğlum neden benim aileme küfrettiriyorsun
Sözcü gazetesi yazarı Aytunç Erkin, bugünkü yazısında Gazeteci-Yazar Serdar Akinan'ın “Hayatımın Haberi” adlı yeni kitabından dikkat çeken bir haberi gündeme getirdi.
- | Son Güncelleme:
- | Patronlar TV
Serdar Akinan, kitabında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde bir basın basın toplantısından sonra kendisinin boğazını sıktığını kitabında anlattı.
O satılar şöyle:
“Koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devleti Bas?bakanı Recep Tayyip Erdog?an, benim ailesine üstelik ekrandan küfrettirdig?imi söylüyor ve oracıkta bog?acakmıs? gibi boynumu sıkıyordu…”
Aytunç Erkin’in Serdar Akinan'ın kitabını kaleme aldığı yazısı şöyle:
Karl Marks yoldaşı Engels'le birlikte sadece işçi sınıfının iktidar teorisini yazmadı! Gazeteciydi de…
1842'de Rheinische Zeitung'da başlayan muhabir, editör, yöneticilik yolculuğu ölümüne kadar sürdü. ‘Basın Özgürlüğü Üzerine' kitabında şu tespiti yaptı: “… Soru, basın özgürlüğünün belli bireylerin imtiyazı mı yoksa insan beyninin bir imtiyazı mı olduğudur…”
Bu hafta sonu bir gazeteci kitabı okudum… Mesleğin yüz akı isimlerinden Serdar Akinan'ın kaleminden çıkmış: Hayatımın Haberi… Belli bireylerin imtiyazına hep karşı çıkmış Akinan'ın yaşadıklarını okuyunca zaman zaman şaşkına döndüm.
Örneğin…
26 Aralık 2004'te, Endonezya'da, yüzyılın en büyük felaketi yaşandı. Depremde 238 binden fazla insan hayatını kaybetti. 6 Ocak 2005'te Bas?bakan Tayyip Erdog?an depremden zarar gören bes? ülkeyi kapsayan bir ziyarete çıktı. Skytürk Genel Yayın Yönetmeni sıfatıyla geziye davet edilen gazeteciler arasında Serdar Akinan da vardı…
Peki o gezide ne yaşandı?
‘SAĞ KOLUNU BOYNUMA DOLADI'
Tayyip Erdog?an, Endonezya, Tayland, Maldivler, Hindistan sonrası Abu Dabi'de bir basın toplantısı düzenledi. Sözü Serdar Akinan'a bırakalım:
… O basın toplantısında ben ısrarla soru sormak istedim ancak bana söz verilmedi. Erdog?an, toplantı sonrası kapıya yöneldi. Ben de dig?er gazetecilerle ayag?a kalktım ve kapıya yöneldim. O ise salonun çıkıs? kapısının ag?zında durmus? birileriyle konus?uyordu… Tam onun önünden geçerken bana dog?ru hamle yaptı ve sol yanıma dog?ru yaklas?tı. “Serdar nasılsın?” dedi. Ben s?as?kınlıkla, “I?yiyim efendim. Sag? olun” dedim. Öyle ya, Amerika'dan beri hemen hiç konus?mamıs?tık. Az önce soru yöneltmeme izin vermemis? ve toplantı boyunca da kızgın bakıs?larla beni kesmis?, ben ise buna bir anlam verememis?tim. Sag? kolunu boynuma doladı ve salonun dıs?ına dog?ru bir adım attı. Ben de onunla ilerlemeye bas?ladım. Uzaktan bize bakan o an için Erdog?an'ın eg?ilip kulag?ıma bir s?ey söylüyor oldug?unu düs?ünebilirdi…
‘MEDYANIN HALİ ORDUDAN ÖNEMLİ'
…Sol yanına döndü ve Bes?ir Atalay'a bakarak “Bes?ir Hocam bak bu Serdar Akinan. SKY'ın bas?ındaki…” dedi. Bes?ir Atalay da onun sol yanına geldi ve ag?ır adımlarla ilerlemeye bas?ladık. Korumalar bir çember yapmıs?tı etrafımızda. Bir anda koluyla boynumu çok sert bir s?ekilde sıkmaya bas?ladı. Çok canım yandı o anda ancak sesimi çıkaramadım. “Lan og?lum neden benim aileme küfrettiriyorsun?” dedi. As?ırı öfkeliydi. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devleti Bas?bakanı Recep Tayyip Erdog?an, benim ailesine üstelik ekrandan küfrettirdig?imi söylüyor ve oracıkta bog?acakmıs? gibi boynumu sıkıyordu… O geziden sonra bir gün Nuray Mert ile dertles?iyorduk. Nuray o zamanlar YeniS?afak gazetesi çevresine yakındı. Skytürk gerçekten de rahatsızlık yaratıyordu… Nuray bir aks?am, “Serdar, ben Mustafa Karaaliog?lu ile konus?tum. Sen Akif Beki ile bulus?. Bunlar senin kötü niyetli oldug?unu düs?ünüyor olabilir. Kendi ag?zınla anlat” dedi.
KARAALİOĞLU VE AKİF BEKİ
Birkaç gün sonra YeniS?afak Gazetesi Yayın Yönetmeni Mustafa Karaaliog?lu (Karar Gazetesi'ni yönetiyor) ve Bas?bakan'ın sözcüsü Akif Beki (Karar'da yazıyor) ile Cihangir'de Cuppa adlı kafede bulus?tuk. Bir düs?manlıg?ım olmadıg?ını söyledim. Amacımın sadece gazetecilik yapmak oldug?unu belirttim. Akif Beki, “Serdar, beyefendi yaptıg?ın agresif yayıncılıktan çok rahatsız. Bu muhaliflik deg?il” dedi. O gece sohbet ilerlerken medyanın rolünden yakındılar ve Mustafa Karaaliog?lu Akif Beki'ye dönerek, “Ben geçen gün Sayın Bas?bakan'a da söyledim. Medyanın hali ordudan daha önemli… Asıl medya ile ug?ras?mak gerek. Orduyu bir s?ekilde kontrol edersin, anlas?ırsın. Ama medya öyle deg?il” dedi.
SONUÇ: O konus?madan sonra birkaç yıl içinde Star grubuna el konuldu. Sabah, ATV satıldı. Kanaltürk el deg?is?tirdi. Sonrasında Serdar Akinan için medyadan sürülmenin miladı oldu.
YORUMLAR
Yorum Yap