Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefeti, hayat pahalılığı konusunda "felaket tellalığı" yapmakla suçladı ve "çoğunun mevsim etkisinden kaynaklanan istisnai durumlar" olduğunu öne sürdü. 

Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nden Antalya’daki Phaselis Tüneli açılışına video konferansla katılan Erdoğan, burada yaptığı konuşmada hayat pahalılığı ve ekonomi hakkında konuştu. 

Erdoğan, Türkiye'nin siyasi olarak yakın tarihinin en itibarlı konumunda olduğunu savunurken, "Ekonomide de hamdolsun üretim tarafından işler gayet iyi gidiyor. Enflasyonun da boynunu kırdığımızda hedeflerimize ulaşmamızın önünde hiçbir engel kalmayacak" diye konuştu. 

Erdoğan, "İsteyen herkesin çalışacak işi vardır. Devletimiz, ihtiyacı olan herkesin yanındadır" ifadesini kullandı.

Erdoğan, şunları söyledi:

"Akdeniz sahil yolu üzerindeki bu tünel Antalya'nın, batısındaki ilçeleriyle ulaşımına büyük kolaylık sağlayacaktır.

Böylece Demre, Finike, Kumluca, Kemer, Kaş, Kalkan gibi ilçelerimizin Antalya şehir merkeziyle irtibatı daha hızlı ve güvenli hale gelecektir.

Bu tünel ülkemize yılda 31 milyon lira kazandıracak, karbon emisyonunda 1,8 bin ton azaltım sağlayacak. 

Tünelin inşasında emeği geçen yüklenici firmaları şahsım ve milletim adına tebrik ediyorum.

Türkiye'nin son 20 yılda gerçekleştirdiği büyük kalkınma hamlesi sayesinde, şehirlerimizin her biri cumhuriyet tarihinde yapılanlarının toplamının 5-10 katı hizmetlere kavuşmuştur. 

Eser ve hizmet siyasetimizin en somut ve iftihar verici örneklerinin görüleceği alanların başında ulaştırma gelmektedir. Ülkemizin dört bir yanını bölünmüş yollarla, otoyollarla, yenilediğimiz ve inşa ettiğimiz tren ve havalimanları ile donattık. 

Ulaştırma ve haberleşme 2053 vizyonu ile ülkemizi 30 yılda çıkartacağımız seviyeyi de paylaştık. Salgın ve savaş krizlerinin ortasında yatırımı ile istihdamı ile üretimi ve ihracatı ile büyüyen bir Türkiye fotoğrafına sahip olmamızın, geçtiğimiz 20 yılın ürünü işte bu altyapıya borçluyuz. 

Diğer ülkelerin bugün başlasalar çeyrek asırda tamamlayamacakları işleri biz çoktan bitirdik ve gözümüzü daha büyük hedeflere diktik. Altyapıları eskiyen, yetersiz hale gelen gelişmiş ülkelerle gelen çoğu alanda da onları geçecek imkanlara sahibiz. Bu avantajı en güzel şekilde kullanarak ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri hale getirmekte kararlıyız. 

Zahmetsiz rahmet olmayacağının bilinciyle; bugün yaşadığımız sıkıntıları, önümüzdeki dönemde kavuşacağımız büyük ve güçlü Türkiye'nin bedeli olarak görüyoruz. Bizim en büyük gücümüz milletimizin birliği, beraberliği, kardeşliğidir. Bu uhuvvet iklimini kimsenin bozmasına izin vermez, 2023 hedeflerimize odaklanır, 2053 vizyonumuza sarılırsak önümüzde durabilecek hiçbir güç yoktur. 

Bu hakikatlerin sadece biz değil rakiplerimiz de farkında. Bunun için de  ekonomik zorluklar üzerinden milletimizin moralini bozacak siyasi mühendislik hesaplarıyla ülkenin rotasını değiştirecek her türlü oyunu sergiliyorlar. 

Dünyanın tamamında daha fazlasıyla yaşanan sıkıntıları, sanki sadece Türkiye’ye mahsus gibi göstermeye çalışanların özellikle niyeti, milletin derdini dile getirmek değil küresel senaryoların borazanlığını yapmaktadır.

Altını çizerek tekrarlıyorum, enerjiden gıdaya, madenlerden teknoloji ürünlerine kadar pek çok alanda yaşanan fahiş fiyat artışları tüm dünyanın ortak sıkıntılıdır. Hatta Türkiye, üretim gücü ve lojistik avantajlarıyla bu sıkıntıdan en az etkilenen ülkelerden biridir.

Milletimden çoğu da mevsim etkisinden kaynaklanan istisnai durumları felaket tellallığının malzemesi haline dönüştürmeye çalışanlara itibar etmemesini istiyorum.

Hamdolsun ülkemizde herkes can ve mal güvenliğine sahiptir.

İsteyen herkesin çalışacak işi vardır. Devletimiz, ihtiyacı olan herkesin yanındadır.

Türkiye siyasi olarak, yakın tarihinin en itibarlı konumundadır. Ekonomide de hamdolsun üretim tarafından işler gayet iyi gidiyor. Enflasyonun da boynunu kırdığımızda hedeflerimize ulaşmamızın önünde hiçbir engel kalmayacak. 

Açılışını yaptığımız her eser bu doğrultuda atılmış bir adım."