Savunmasını yaparken gözyaşlarını tutamayan Uzun, "Size delil olarak yazdığım İN kitabını sundum. Kitabın sonunda, 'Hakkınızı helal edin' dedim. Ben ölümü göze aldım. Yazıklar olsun, bu adama FETÖ'cü diyorsunuz. Böyle bir şerefsizliği kabul etmiyorum" dedi.

Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada savunma yapan Uzun, “Türkiye’de şahıs olarak benden daha fazla FETÖ ile mücadele etmiş biri varsa getirin, tüm suçlamaları kabul edeceğim” dedi ve şunları söyledi:

“2015’te Robert Amsterdam adlı bir avukat geldi. Kitabımı Amerika’da basmak istediklerini söyledi. Türk Dışişleri bu avukatla anlaşma yapmış. Kitabımı FETÖ’cülerin iadesinde delil olarak kullanmak istediler. ‘Olur’ dedim. Şimdi Cumhuriyet Savcısı beni FETÖ’cülükle suçluyor. Ya ben ya Dışişleri yalancı ya da o dosyaları gönderen Adalet Bakanlığı yalancı. Yazık, bana tuzak kuruluyor”

SABRİ NE YAPSIN ?

Uzun, dava konusu twitleri kendisinin atıp atmadığını sorusuna ise “Hepsi bana ait. Düşündüklerimi, yanlış gördüklerimi toplumla paylaştım, kasıt, intikam yok” cevabını verdi. İN kitabını yazmak için neden beklediğini sorusuna da, “Hanefi Avcı yazdı da ne oldu? Dönemin Adalet Bakanı Cemil Çiçek’in başına gelenler malum. Adalet Bakanı’nın Adalet Bakanlığı yapamadığı zamanda Sabri ne yapsın? Güvenli ortamı bekledim” dedi.

Tanıklardan Cahit Polat, Sabri Uzun’u tanımadığını belirtti. Cemil Altunlu ise “FETÖ’ye yardımı Sabri Uzun’un üstüne atsanız, yapışmaz. Kendisini tebrik etmek lazım” diye konuştu. Tanık Tamer Topsakal ise yüzlerce sayfalık ifadesinin yanlış anlaşılmış olabileceğini belirterek, “Uzun FETÖ’cü değil, aksine FETÖ mağdurudur” dedi. Daha sonra Uzun'un adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verdi, duruşma Kasım ayına ertelendi.

Sözcü