Faiz fırladı! Borç arttı, borcun riski yükseldi
Geçen yıl iç borcun tamamı TL cinsi, TL borçların yaklaşık yüzde 80’i krizlerden etkilenmeyen sabit faizli borçlardan oluştu. Bu yıl TL cinsi borç yüzde 60’a, sabit faizli borç ise yüzde 67’ye kadar geriledi.
- | Son Güncelleme:
- | Patronlar TV
Ekonomik kriz devletin hem borç yükünü artırdı, hem de borçların faiz ve döviz cephesinden gelebilecek spekülatif ataklara karşı uğrayacağı riskleri yükseltti.
Hazine, kriz yüzünden bu yılın ilk 4 ayında, geçen yıldan 3.6 kat daha fazla net iç ve dış borçlanma yaptı. Üstelik borçlar artarken, borcun kalitesini gösteren sabit faiz ve TL cinsi borçlanmanın ağırlığı azaldı, değişken faizli ve döviz cinsi borçlanmanın ağırlığı arttı. Hazine 7.4 milyar borçlandı, bileşik faiz 24.45 oldu
Borçlanma kalitesindeki bozulma, ekonomide yaşanabilecek olası risklerin devletin mevcut borçlarını durduğu yerde artırabileceğine işaret ediyor. Türkiye 2001 krizi sonrası uyguladığı ekonomi programlarıyla önceliği borçlanma kalitesinin arttırılmasına vermişti.
BORÇ 3.6 KAT ARTTI
Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan Kamu Borç Yönetimi Raporu'nun son sayısına göre, henüz ekonomik krizin tam etkisini göstermediği geçen yılın ocak-nisan döneminde Hazine 56.1 milyar lira yeni borçlanma yapıp 40.3 milyar liralık borç ödemesi yaptı. Böylece geçen yılın ilk 4 ayında yapılan net borçlanma 15 milyar 763 milyon TL oldu.
Buna karşılık, ekonomik krizin derinden yaşandığı, bütçe açığının artıp ekonominin küçüldüğü bu yılın aynı döneminde ise Hazine'nin aldığı yeni borç 94.8 milyara çıktı, ödediği borç miktarı ise 37.6 milyara düştü. Böylece bu yılın ilk 4 ayında devletin yaptığı net borçlanma, geçen yılın aynı dönemine göre tam 3.6 kat, diğer bir ifadeyle yüzde 263 gibi olağanüstü artarak 57 milyar 224 milyon liraya fırladı.
Net borçlanmadaki bu artış, devletin borç yükünün de aynı miktarda artmasına yol açtı. Devletin net borç yükündeki 57.2 milyar liralık artışın 39.7 milyar lirası net iç borç artışından, 17.5 milyar lirası da net dış borç artışından kaynaklandı. Geçen yıl borçlandığından daha fazla borç ödemesi yaptığı için net dış borcu 1.6 milyar lira azalan Hazinenin bu yıl dış borç yükünü 17.5 milyar lira artırması dikkat çekti.
BORCUN FAİZİ FIRLADI
Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın resmi verilerine göre, geçen yılın ocak-nisan döneminde Hazine'nin yaptığı iç borçlanmanın yüzde 100'ü, yani tamamı TL'den, TL borçlanmanın da yüzde 79.7'si sabit faizden oluşuyordu. Faiz arttıkça borcunuzun faizini artıran, düştükçe düşüren değişken faizin oranı yüzde 20.3'tü.
Bu yılın aynı döneminde ise TL ile yapılan borçlanma yüzde 59.5'e düşerken, krizden olumsuz etkilenen değişken faizli borçlanmanın oranı yüzde 20.3'ten yüzde 33.2'ye fırladı, sabit faizli borçlanma oranı yüzde 66.8'e düştü.
Aynı şekilde kur artışından olumsuz etkilenen döviz cinsi borçlanma da yüzde 40.5 oldu. Döviz cinsi riskli borçlanma oranının böylesine artmasında altın tahvili ve altına dayalı kira sertifikası türü borçlanmalara ağırlık verilmesi etkili oldu.
Kalite böyle bozuluyor
Borç alırken kullanılan para birimi ve faizin türü borçlanmanın kalitesini, yani borcun krizlere karşı duyarlı olup olmadığını gösteriyor. Eğer alınan borç sabit faizli ve TL cinsi yerli paradan oluşuyorsa, ekonomide yaşanan çalkantılar, altın ve dövizdeki ani dalgalanmalar borcun miktarını durduğu yerde artırmıyor.
Aksi durumda ise, faizlerdeki artış ya da döviz-altın fiyatlarındaki artış borcun durduk yerde artmasına yol açıyor. Bu nedenle devletler, şirketler ve kişiler borç alırken yerel para ve sabit faizi tercih ediyor.
Erdoğan Süzer/Sözcü
YORUMLAR
Yorum Yap