Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan'dan dikkat çeken enflasyon mesajı geldi. Bakan Elvan, bir yandan salgın ile mücade ederken bir yandan da ekonomi politikalarının temel rotasını belirlediklerini ifade ederek, "Fiyat istikrarı ve cari açık ekonomi politikalarımızın odağında yer alıyor. Enflasyon sürdürülebilir ve nitelikli büyümenin önündeki en büyük engeldir. Kurulacak Fiyat İstikrarı Komitesi enflasyon üzerinde risk oluşturan arz şoklarına karşı çözüm önerileri geliştirmeye yönelik olacaktır" açıklamasında bulundu.

Hazine ve Maliye Bakanı Elvan, çevrim içi düzenlenen 'Ankara Sanayi Odası Meslek Komiteleri Ortak Toplantısı'nda önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Elvan enflasyon ile mücadele hakkında kritik noktalara değindi.

Bakan Elvan'ın açıklamalarından satır başları:

Böylesine zorlu dönemde üretimde ve ticarette süreklilik devam ettiyse, kısa çalışma ödeneği, işsizlik ödeneği, nakdi ücret desteği ve normalleşme desteği gibi mekanizmaların payı var. Kadın ve genç istihdamı başta olmak üzere, iş gücü piyasalarını canlandırmak en temel önceliğimiz olmaya devam edecek.

9,5 MİLYON VATANDAŞA 55 MİLYAR TL DESTEK VERİLDİ

Hem yapısal hem de dönemsel risklerle karşı karşıyayız. Salgın tedarik süreçlerinde tek bir merkeze bağlı kalmanın sakıncalarını ortaya koydu. Küresel değer zincirlerinde yeniden şekillenmeye şahit oluyoruz. Bir yandan pandemi ile mücadele ederken ülkemizin ekonomi politikalarımızın temel rotasını belirledik. Erken harekete geçip fırsatını yaratanlar pandeminin kazanını olacak. Salgın desteğinin yıl sonunda 191 milyar TL'ye ulaşmasını bekliyoruz. 9,5 milyon vatandaşımıza 55 milyar TL destek verildi.

'ENFLASYON KAZANILMASI GEREKEN BİR ŞAVAŞ'

Enflasyon nitelikli ve sürdürülebilir büyümenin önündeki en temel engeldir. Enflasyonla mücadeleyi bu ülkenin refahı için mutlaka kazanılması gereken bir savaş olarak görüyoruz. Yakın zamanda kuracağımız Fiyat İstikrarı Komitesi, enflasyon üzerinde risk oluşturan arz şoklarına karşı çözüm önerileri geliştirmeye odaklanacak.

"KENDİ FIRSATINI KENDİ OLUŞTURANLAR SALGIN SONRASI DÖNEMİN KAZANANI OLACAK"

Şirketlerin sermaye yapısını güçlendirici ve öz kaynakla finansmanı teşvik edici düzenlemeler yapacağız. Salgın tedarik süreçlerinde tek bir merkeze bağlı olmanın sakıncalarını açıkça ortaya koydu. Çok uluslu şirketler kendilerine yeni üretim merkezli merkezler arıyorlar. Almanya, ABD ve Güney Kore gibi ülkeler devasa yatırımları hayata geçiriyorlar. Böyle bir konjonktürde erken harekete geçen fırsatları en iyi şekilde değerlendiren hatta kendi fırsatını kendi oluşturanlar salgın sonrası dönemin kazananı olacaklar. Ekonomi reform programını bu amaçla hazırladık.

"TOPLUM SAĞLIĞI VE EKONOMİYİ AYAKTA TUTACAK TEDBİRLERE ÖNEM VERİYORUZ"

Ekonomideki tüm aktörler için öngörülebilirliği ve güveni daha da artıracak adımları ortak adımla belirledik. Bu adımların haya geçmesi için tüm paydaşlarımızla yoğun bir mesai yürütüyoruz. Türkiye pandemi sürecini başarıyla yürütüyor. Uyguladığımız politikalarla toplum sağlığı ve ekonomiyi ayakta tutacak tedbirlere önem veriyoruz. Sunduğumuz desteklerin tutarı 141 milyarı aşmış durumda. Yıl sonuna kadar 191 milyar liraya ulaşmasını bekliyoruz. Kullandırılan ve ertelenen kredilerde ise 524 milyar liralık bir kaynak harekete geçti.

KURUMLAR VERGİSİ 2023'TE YÜZDE 20'YE DÜŞECEK

Nakit sermaye artırımında yüzde 50 olan kurumlar vergisi indiriminin, sermayenin yurt dışından getirilmesi durumunda yüzde 75 uygulanmasına ilişkin düzenleme yapacağız. Kurumlar Vergisi oranı biz bu oranı yüzde 25 olarak bu yıl ön gördük. Önümüzdeki yıl yüzde 23'e, ertesi yıl 2023'te ise yüzde 20'ye düşüreceğiz.

"FİRMALARA İSTİHDAMA KATTIKLARI HER BİR KİŞİ İÇİN DESTEK VERECEĞİZ"

Bakan Elvan yaptığı açıklamada, sektörel işgücü planlaması yapılmasının kolaylaştırılacağını ifade ederek, "Ara eleman bulma noktasında zorluklarla karşılaşılıyor, merkezi eğitim ücretlerini karşılayarak yükleri azaltacağız. Likidite sıkıntısı çeken firmalara istihdama kattıkları her bir kişi için destek vereceğiz" diye konuştu.

"2021 İLK ÇEYREK BÜYÜMENİN YÜZDE 30'UNU İMALAT SANAYİ SIRTLADI"

İmalat sanayiinin ülke ekonomisi için taşıdığı değerin farkındayız. Geçtiğimiz yıl 1.8 büyüme performansında imalat sanayinin katkısı yüzde 28 oldu. 2021 ilk çeyrek büyümenin yüzde 30'unu imalat sanayi sırtladı. Salgınla birlikte dünya genelinde reel sektörde de borçluluk oranları kayda değer bir artış gösterdi. Türkiye'de reel sektörün borçluluk oranı gelişmiş ve gelişmekte olan ülke ortalamalarının altında olduğunu görüyoruz. Ülkemizin dışa açıklığı sayesinde reel sektör döviz açık pozisyonlarını yönetme kabiliyetine sahip. Reel sektör 2018'den bu yana döviz açık pozisyonunu azaltırken kısa vadede ise fazla veriyor.