Karar sonrası yorumlarını paylaşan uzmanlara göre Amerika ile ilişkilerde yaşanacak sert bir gerginlik olasılığı dışında Temmuz ayında faiz indirimi için beklentilerin yükselmekte olduğu görülüyor.

GCM Yatırım ekonomisti Enver Erkan “Merkez Bankası, piyasa medyan tahminine uygun olarak bir haftalık repo faizinde değişime gitmedi. Politika açıklamasında, son dönemde açıklanan verilerin ekonomideki dengelenme eğiliminin devam ettiğini gösterdiği, parasal duruşun enflasyonu hedeflenen patika ile uyumlu seviyelerde tutacak şekilde belirleneceği ifade edildi. Açıklamada, bununla birlikte fiyatlama davranışlarına dair riskleri sınırlamak ve enflasyonun düşüş sürecini hızlandırmak amacıyla sıkı parasal duruşun korunmasına karar verildiği belirtildi.   Merkez Bankası faize dokunmadı, dolar geriledi

Merkez Bankası’nın faizleri değiştirmemesinin yanı sıra, politika metnindeki değişiklikleri yorumlamak metnin altında piyasa verilen mesajların daha iyi anlaşılmasını sağlayacaktır. Çok fazla güvercin diyebileceğimiz detay yok, buna karşılık enflasyon ile alakalı varsayımların eski göre daha olumlu olduğunu söyleyebiliriz. 

Hatırlayacağımız üzere, Nisan metninde Merkez Bankası enflasyon ve sıkı para politikası yönlendirmesinde daha nötr bir ifade kullanmıştı, ancak sonrasında Enflasyon Raporu konuşmasında Sn. Murat Çetinkaya bunun Merkez Bankası’nın gerekirse sıkılaştırma yapmayacağı şeklinde yorumlanmaması gerektiğini söylemişti. Bu metinde enflasyon ve sıkı para politikası ile alakalı yönlendirmede değişikliğin ne şekilde olduğuna baktığımızda; “Enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar sıkı parasal duruşun korunmasına karar vermiştir” şeklindeki ibarenin değiştiğini ve dezenflasyon sürecine / enflasyondaki düşüşe katkı vermek amacıyla sıkı duruşun korunduğu ifade edilmiş. Burada da yoğun şekilde önümüzdeki aylarda baz etkisiyle daha hızlı şekilde gerilemesi beklenen enflasyona işaret ediyor.

Aynı zamanda Nisan PPK’sında metinde yer alan “Gıda fiyatları ve ithal girdi maliyetlerindeki artışlar ile enflasyon beklentilerindeki yüksek seyir fiyat istikrarına yönelik risklerin devam ettiğini göstermektedir” ibaresi de metinden düştü. Gıda fiyatları son Mayıs ayı enflasyonunda aylık bazda gerilemeye işaret etti ve yaz aylarında gıdadaki seyrin biraz daha olumlu olması beklenebilir. Bu açıklamanın düşmesi de açıkçası enflasyondaki yapısal riskler konusunda Merkez Bankası’nın daha iyimser olduğunu göstermektedir.

Bu şartlar altında Merkez Bankası’nın kendi açısından Temmuz PPK’sında faiz indirimi yapması için; TRY’de ekonomi dışı jeopolitik haber akışı, özellikle ABD ile ilişkiler üzerinden görülebilecek bir değersizleşme, kur şoku yaşanma ihtimali dışında şartların olgunlaşmakta olduğu yorumu yapılabilir. Enflasyonda işleyecek baz ile beraber ilerleyen aylarda sağlanacak düşüş, ekonomik aktiviteyi destekleme isteği ve küresel Merkez Bankaları’nın faiz indirme furyası Merkez Bankası’na, kurlarda enflasyon görünümü ve beklentilerini bozacak gelişmeler olmazsa faiz indirim döngüsü imkanı verecektir. Dolayısıyla, piyasa konsensüsü Temmuz ayı PPK’sında faiz indirimi olabileceğine işaret etmektedir. Belirttiğimiz fiyat istikrarını tehdit eden olay riskleri, TRY’de tahribat yaratmadan geride bırakılırsa Temmuz’da faiz indirimlerinin başlamasını bekleriz.” yorumunu paylaştı.

İntegral Yatırım Araştırma uzmanı Eda Karadağ da karar sonrası notunda “TCMB politika faizini piyasaların beklentisi doğrultusunda %24.00 oranında sabit bıraktı. Bu ayki toplantısında, enflasyon konusunda daha net bir Merkez Bankasının olduğunu söyleyebilirim.

Nisan ayı karar metninde, “iç talep gelişmelerine bağlı olarak enflasyon göstergelerinde bir miktar iyileşme gözlemlenmektedir” ifadesinin yerine bu toplantısında “iç talep gelişmeleri ve parasal sıkılaştırmanın etkileri enflasyondaki düşüşü desteklemektedir” şeklinde değişiklik yapılmış. Bu ifadenin yanına ise “Bununla birlikte Kurul, fiyatlama davranışlarına dair riskleri sınırlamak ve enflasyonun düşüş sürecini hızlandırmak amacıyla sıkı parasal duruşun korunmasına karar vermiştir” ifadesi eklenmiş.

Yapılan bu değişiklikler, Merkezin enflasyon konusunda daha güçlü ve daha rahat olduğunu bizlere gösteriyor. Merkez, 25 Temmuz günü faiz kararı toplantısına yönelik bir faiz indirimi hazırlıklarına başlamış gibi duruyor.

25 Temmuz gününe kadar, haziran ayı enflasyon rakamı açıklanmış olacak. Piyasaların haziran ayı beklentisi de enflasyonda bu düşüşün sürmesi yönünde olduğu için enflasyon konusu her geçen ay Merkezin elini daha da rahatlatabilir. Bu süreçte, siyasi gelişmelerde önemli olacaktır. ABD ile S-400 gelişmesi ve 23 Haziran İstanbul’da yeniden yapılacak seçim gibi gündemlerin 25 Temmuz’a kadar risk olarak ortadan kalkması durumunda Merkezin faiz indirimi sürecinin kademeli bir şekilde başlaması beklenebilir.

Aslında, TCMB’den bugünkü toplantısında da bir faiz indirimi beklenebilirdi. Enflasyonda iyileşmenin görülmesi ve ekonomideki durgunluk Merkez açısından değerlendirilirdi. Ancak S-400 belirsizliği ve 23 Haziran’da yeniden yapılacak İstanbul seçimi öncesinde, Merkez kurdaki oynaklığın daha stabil bir seyre girmesini beklemiş olabilir. Dolayısıyla bu toplantısında politika faizini sabit bırakması beklendi.

Sabah saatlerinde, USDTL kurunda 5.83 seviyesine doğru tepkiler, BIST100 endeksinde de 92400 seviyesine doğru bir düşüş görüldü. Piyasalar sınırlı da olsa bir faiz indirimi gelebilir mi ihtimalini fiyatlamış oldu. Kararın ardından USDTL kurunda 5.80 seviyesinin altına doğru sınırlı bir düşüş, endekste de yukarı yönde tepkiler görmekteyiz. Kısacası karar iç piyasa açısından sınırlı da olsa pozitif algılandı.” sözlerine yer verdi.

QNB Finansbank Araştırma Bölümü yapılan anketlerde 50 baz puanlık bir indirim bekleyen tek kurumdu. Kurumdan karar sonrası gelen açıklamada enflasyon konusunda daha iyimser bir tablo çizildiğine dikkat çekilirken, Temmuz ayından itibaren Merkez Bankası’nın kademeli olarak faiz indirimlerine başlayacağına dair beklentilerini yineledi.

Ve yıl sonuna kadar toplam 500 baz puanlık faiz indirimi görüleceğini tahmin ettiklerini belirtti.