Türkiye'de uygulanan ekonomi politikalarıyla konut piyasası son yılların en büyük rant ve kazanç kapısı haline gelince ciddi bir barınma sorununu da beraberinde getirdi. Geleneksel yatırım araçlarının enflasyon karşısında erimesi konuta olan talebi artırırken fiyatların da günden güne yükselmesine yol açıyor. Türkiye'de konut ve borsa dışındaki bütün finansal getiri araçları, 2022'de enflasyon karşısında yatırımcılarını koruyamadı. Verilere göre, 2022'de Türkiye'de konut fiyatları ortalama yüzde 167.8 yükselirken, tüketici enflasyonundan arındırılmış reel değer artışı yüzde 63'e çıktı.

Sözcü'den mehtap Özcan Ertürk'ün haberine göre geçen yıl yüzde 197 yükselişle dünya borsalarını sollayan Borsa  İstanbul'un ise reel getirisi yüzde 62 oldu.

Bloomberg ekonomisti Selva Baziki geçen yıl Türkiye'de konut fiyatlarındaki reel artışın yüzde 63, BIST 100 endeksindeki reel artışın ise yüzde 62 olarak gerçekleştiğine işaret ederek, diğer yatırım araçlarının enflasyona karşı negatif getiri sunmasında Merkez Bankası'nın para politikalarının etkili olduğuna vurgu yaptı.

PAHALILIK DERİNLEŞTİ

Baziki, konutta ve borsada yaşanan hızlı yükselişin dövize olan talebi azaltarak Türk Lirası'nın üzerindeki baskıyı da hafifletmiş olabileceğine dikkat çekerek “Ancak bu durum hayat pahalılığını da derinleştirdi” ifadelerini kullandı.

Bu  tabloda Merkez Bankası'nın TL'yi enflasyona karşı savunmasız bırakan politikalarının ve döviz kuruna müdahalelerin etkili olduğu belirtiliyor.

TL mevduatta kayıp

Yatırım araçları arasında son 10 yılda en yüksek getiri konut sektöründe gerçekleşiyor ancak en yüksek reel getiri yüzde 63 ile 2022’de gerçekleşti. Geçen yıl devlet tahvilleri, altın, dolar ve TL mevduat gibi geleneksel tasarruf seçeneklerinin tümü reelde negatif getiriler sundu. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Aralık 2022 raporuna göre, TÜFE ile indirgendiğinde ise devlet iç borçlanma senetleri (DİBS) yüzde 4.69, külçe altın yüzde 15.99, dolar yüzde 16.23, TL mevduat faizi yüzde 29.28 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi.