Capital Economics Kıdemli Ekonomisti Michael Pearce “FED, en az 2021 yılı sonuna kadar faizleri yüzde 1,50-1,75 aralığında tutabilir” dedi. Pearce, finansal piyasaların 2020’de bir faiz artırımı daha olmasını fiyatladığını ancak FED’in faiz indirimini tamamladığını aktardı.

Dünya piyasalarının gözü ABD Merkez Bankası’nın (FED) Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısına odaklandı. FED’in faiz kararında değişiklik yapılması beklenmezken, Türkiye’de de Merkez Bankası’nın kararı önem arz ediyor.

Ekonomistler, FED’in gelecek 1-2 yıl boyunca beklemede kalabileceğini ancak herhangi bir olumsuzluk olması durumunda ekonomiye gerekli desteği verme konusunda açık kapı bırakabileceğini belirtti. Bu yıl 3 kez faiz indirimine giden FED, temmuz ayında politika faiz oranını 25 baz puan indirerek yüzde 2,00-2,25, eylülde yine 25 baz puanlık düşüşle yüzde 1,75-2,00 ekimde de yine 25 baz puanlık indirimle yüzde 1,50-1,75 aralığına çekmişti.

FED Başkanı Jerome Powell, ekim ayındaki toplantıda faiz artırımının uygun olacağı zamanların geleceğine işaret ederek “FED, şu an için faizleri artırmayı düşünmüyor” ifadesini kullanmıştı.

Capital Economics Kıdemli Ekonomisti Michael Pearce, gevşek finansal koşulların ve iyileşen makroekonomik göstergelerin bundan başka faiz indirimine ihtiyaç olmadığı anlamına geldiğini söyledi. FED’in, enflasyonun beklenenden önce hedefe ulaşsa bile erkenden faiz artırımı gibi bir yanlışa düşmek istemediğini ifade eden Pearce, bankanın uzun süre beklemede kalabileceği öngörüsünde bulundu.

Bankanın faiz indirimini bitirdiğini iddia eden Pearce, FED’in en az 2021 yılı sonuna kadar faizleri yüzde 1,50-1,75 aralığında tutabileceğini söyledi. Pearce, FED’in, ekim ayı toplantısında da mevcut durumda kalmanın daha uygun olabileceğini netleştirdiğini kaydetti.  

Pearce, en son toplantıdan bu yana ekonomiye yönelik risklerin azaldığını, ABD ekonomisinin resesyona düşme ihtimalinin yüzde 10 azaldığını ancak ticaret görüşmelerinde durumun tekrar bozulması halinde ve tarifelerin artırılması durumunda bu oranın tekrar yükselebileceğini kaydetti. 

ABD ekonomisinin dönüm noktasına yakın olduğunu belirten Pearce, gevşeyen finansal koşulların istikrarı besleyebileceğini ve büyümede artış görülebileceğini söyledi. Pearce, finansal piyasaların 2020’de bir faiz artırımı daha olmasını fiyatladığını ancak FED’in faiz indirimini tamamladığını aktardı. 

PARA POLİTİKASI ILIK SULARDA

Commerzbank ABD Fed Ekonomisti Bernd Weidensteiner da FED’in, toplantıda faizlerde değişikliğe gitmeyeceği öngörüsünde bulundu. Bankanın iletişiminde herhangi bir değişiklik olmadığını belirten Weidensteiner, ekonominin beklendiği gibi ilerleme kaydettiğini söyledi. Weidensteiner “Para politikası ılık sularda” ifadesini kullandı. Ekim ayında gerçekleşen toplantıdan bu yana ekonomik ortamda herhangi bir değişiklik olmadığını vurgulayan Weidensteiner, FED’in projeksiyonlarında herhangi bir değişiklik yaşanmayacağını ancak bankanın ekonomiyi desteklemeye hala hazır olduğunu söyledi.      

2020 TEPKİSİ DE ŞEKİLLENECEK

Terra Yatırım Ekonomisti Enver Erkan “FOMC’nin yılın son toplantısında daha önce de sinyalini verdiği gibi, katı işgücü piyasası ve tüketici harcamalarındaki artış koşullarında faiz oranlarını değiştirmemesi beklenmektedir.  

Piyasalar faizde bir değişiklik beklemezken, Banka’nın ekonomiye ve 2020 para politikası duruşuna dair açıklamaları önemli olacak. Verilere bağlı olan FOMC politika belirleyicilerinin son ABD ve küresel ekonomik veri akışını nasıl değerlendirdiğini görmeye çalışacağız. Ekonomik projeksiyonların yanında, bu projeksiyonların şekillendirdiği “dot plot” (nokta grafiği) FED’in 2020 para politikası rotasının ana hatlarını oluşturacaktır. Enflasyon bu noktada FED’in ana belirleyici olmayı sürdürüyor. FED’in öncesinde açıklanacak olan TÜFE’nin Kasım ayında bir miktar artması beklenirken, gıda ve enerjinin dışarıda bırakıldığı çekirdek TÜFE’de tekrar yüzde 2 hedefinin üzerinde gerçekleşme beklenmektedir” dedi.

Ali Yıldırım/Karar