Altınbaş Üniversitesi Öğr. Üyesi Prof. Dr. Emre Alkin, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan işsizlik verilerini değerlendirdi. Yüzde 13.4 olarak açıklanan Ekim ayı işsizlik oranının bir önceki aya göre düşüş ifade ettiğini belirten Prof. Dr. Emre Alkin, bu durumun ekonomik büyümenin son çeyrekte gözle görülür şekilde hızlanmasından kaynaklandığını vurguladı.

Yarı zamanlı işler ve stajların da istihdama dahil edilmeye başlandığını dikkat çeken Prof. Dr. Emre Alkin, bu durumun da işsizliğin, özellikle de genç işsizliğin gerilemesine yol açtığını ifade etti. Bununla birlikte istihdam artışının yetersiz olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Emre Alkin, yoğun istihdam sağlayan inşaat sektöründeki gözle görülür yavaşlamanın işsizliğin yüksek seyretmesine yol açtığını belirtti.

“GENÇLERİN İŞ EDİNME TALEPLERİ DEĞİŞİYOR”

Teknolojinin özellikle kaliteli istihdam yaratan sanayi ve hizmetlerdeki olumsuz etkilerini konuşmaya başlamak gerektiğini de ifade eden Prof. Dr. Alkin, “Önümüzdeki on yılda işyerlerinde yapay zekanın daha fazla egemen olacağını öngören gençler, gelecekte kariyer imkânı bulamayacakları işlerde çalışmak istemiyorlar. Bu da meslek edinme konusundaki taleplerinde büyük değişim yaratıyor. Spor, sosyal medya fenomenliği, kendi işine sahip olma gibi eğilimlerin yavaş yavaş arttığını görüyoruz. Öte yandan Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) istihdam tarifinin günümüz gerçekleriyle fazla uyuşmadığı da anlaşılıyor. Bugün birçok kişi 18 yaşın altında olmasına rağmen teknolojinin olanaklarını kullanarak gelir elde etme imkânına sahip oldular. Tüm bu gelişmeler istihdam ve işsizliğin ölçülmesiyle ilgili yeni yaklaşımlara gereksinim duyduğumuzu gösteriyor” dedi.

“KISA VADEDE TEK HANE ZOR”

Bu gerçeklerden hareketle işsizlik oranlarının kısa vadede tek haneye düşmesini beklemenin hayalperestlik olacağını ve bazı aylarda tek haneye düşse de  sonra tekrar yükselebileceğini belirten Altınbaş Üniversitesi Öğr. Üy. Prof. Dr. Emre Alkin, “Aynı modelde ısrar etmeye devam edersek tek haneli işsizlik için 2023 yılını beklemek zorunda kalacağız. Bunun da bir garantisi olmadığını belirtmek istiyorum” diye konuştu.