Para politikası ile bu işi çözme döneminin bittiğini belirten Prof. Dr. Hakan Kara ekonomik krizden çıkış için ilk etapta güvenin tesis edilmesi gerektiğini söyledi.

Türkiye'de, piyasanın karşılık vermediği tedbir paketleri ile derinleşen ekonomik krizden çıkışın faturası da katlanarak artıyor. Türkiye'nin bu ekonomi politikaları ile 12 ay daha devam etmesi durumunda kendi başına sorunlarını çözemeyecek bir noktaya geleceğine dikkat çeken Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Kara, “Vakit daralıyor. Bugün hemen bir program yaparsak buradan çeviririz. Mevcut politikalar 12 ay daha, seçime kadar daha devam ederse oluşabilecek hasarı tahayyül edemiyorum. O zaman böyle bir durumda kendi başımıza değil de uluslararası bir kuruluştan destek almak gerekebilir” dedi. 

Önceki gün düzenlenen Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği'nin (TÜSİAD) toplantısında ekonomiye dair değerlendirmelerde bulunan Kara, Türkiye'nin zorlu bir döneme girdiğine dikkat çekti. Buradan çıkış için ilk etapta güvenin tesis edilmesi gerektiğini kaydeden Kara, şu değerlendirmeyi yaptı: “Merkez Bankası'nın itibarını tesis etmek lazım, CDS'leri aşağı çekmek lazım, önce yangını söndürmek lazım. Güven veren bir makro programa ihtiyaç var. Beklentileri çıpalamak gerekiyor.”

O NOKTAYI GEÇTİK

Sözcü'den Sayime Başçı'nın haberine göre Kara, önce Merkez Bankası'nın para politikasını düzeltmek gerektiğini fakat artık tek başına yeterli olmayacağını, o noktayı geçtiğimizi ifade ederek, “Para politikası ile bu işi çözme dönemi bitti” değerlendirmesini yaptı.

Türkiye'nin kapasitesi var

? Para politikası dışında finansal sektör tarafının da ele alınması gerektiğini aktaran Prof. Dr. Hakan Kara, Türkiye'nin 2001 yılında böyle bir çerçeve oluşturabildiğini ve böyle bir kapasitesinin olduğunu hatırlattı. Kara, çıkış için bir faiz artışına ihtiyaç olduğunu ve bu faiz artışı ile oluşacak maliyetin ortaya konması, ardından da bunun nasıl finanse edileceğinin de açıklanması gerektiğini aktardı.