Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Katar ziyareti öncesi Doha’ya giden ekipte yer alan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Katar Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ile basın toplantısı gerçekleştirdi.

Toplantıda Reuters muhabiri bir gazeteci, Çavuşoğlu’na “Katar ülkesi nasıl katkıda bulunabilir. Türkiye’nin yaşadığı ekonomik kabusu aşması için. Acaba siz Katar’a bir mali destek mi talep etmek için geldiniz. Teşekkür ederim.” sorusunu yöneltti.

Gazetecinin sorusunun ardından TRT Haber canlı yayından verdiği toplantıyı keserek reklama girdi.

ÇAVUŞOĞLU: “PARA İÇİN GELMEDİK”

Şeyh Muhammed Abdulrahman El Sani, gazetecinin sorusuna "Türk kardeşlerimizin alacakları önlemler bu krizin aşılmasını sağlayacak. Bizim Türkiye'yle olan ilişkilerimiz çok güçlüdür. Desteğimiz devam ediyor. Katar'ın Türkiye'deki yatırımları büyük ve bu yatırımların sonuçları olumludur. Ve biliyorsunuz ki, Katar'ın Türkiye'deki yatırımları eskiye dayalı ve yeni değildir, çok sağlam temellere dayalı. Bu kriz geçici bir krizdir ve inşallah aşılacak, böyle meydan okumalardan daha güçlü çıkarız" diyerek cevap verdi.

Çavuşoğlu ise bu yanıtın ardından sözü alarak, "Tamamen katılmadığımı söylemek isterim çünkü çok karamsar bir tablo çizdiniz" dedi. Dışişleri Bakanı, "Öyle bir tablo çizdiniz ki, Türkiye ekonomisi tamamen bitmiş tükenmiş gibi. Bu doğru değil, ekonomik göstergelere baktığınız zaman, Türkiye ekonomisinin büyümesi dünyada ilk sıralarda. Sadece OECD'de değil, dünyada ilk sıralarda. Ve uluslararası kuruşlar da bu büyüme oranlarını güncellediler" diye konuştu.

Dışişleri Bakanı, Türkiye'nin ekonomisinde düzelme görüleceğini söyleyerek, "Biz bugün Katar'a, herhangi spesifik olarak Türkiye'ye para göndermesi için değil, ilişkilerimizi her anlamda geliştirmek için geldik" dedi.

Çavuşoğlu'nun sözlerinin devamı şöyle:

"Diğer taraftan ihracata baktığımızda da keza öyle. Üretim kapasitesinin arttığını görüyoruz. Sizler de mutlaka görüyorsunuzdur. Burada sıkıntı ne? Kurdaki dalgalanma. Yani Türk lirasının dolar ve euro karşısında son zamanlarda yaşadığı değer kaybı. Bu bir realitedir. Böyle bir durum var.

Diğer taraftan tabii enflasyon, faizler, bunların da hesaplaması. Bunu uzmanlarımız da Cumhurbaşkanımızın liderliğinde çalışıyor. Kardeşim Muhammed'in de söylediği gibi bunlar geçici dalgalanmalardır. İstikrara kavuşturulacaktır. Bunun için de tedbirler alınıyor.

Uzman arkadaşlarımız, ilgili arkadaşlarımız da çalışıyor. Önemli olan bu resmin tamamıdır. Buna da baktığımız zaman Türkiye ekonomisi geleceğe yönelik büyük ümitler veriyor. Daha doğrusu herkes için cazip hale geliyor. Birçok ülkenin Türkiye'ye yatırım yapmak istediğini sizler de görüyorsunuz. Sadece Merkez Bankası'na ya da borsaya para getirme değil, gerçek anlamda doğrudan yatırımdan bahsediyorum.