AKP hükümeti bir süredir dış politikada yeni bir eksene girdi. Ermenistan’dan İsrail’e, Suudi Arabistan’dan Birleşik Arap Emirlikleri’ne kadar arasının iyi olmadığı ülkelerle normalleşme çabaları içinde.

Cumhuriyet'ten Jale Özgentürk'ün yazısına göre Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş da Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği ülkeleriyle yeni bir iyileşme fırsatı yarattı.

Avrupa Birliği ile uzun zamandır soğuk bir süreç yaşanıyordu. Savaş nedeniyle Türkiye’nin stratejik konumu önem kazanınca iki taraf da yeni adımlar atmaya gönüllü oldu.

AB’nin lideri Almanya, Türkiye ekonomisi için çok önemli ülkelerden biri. Türkiye’nin 2021 yılında rekor artışla gerçekleştirdiği ihracat 17.7 milyar dolar. Turizmde ise bir zamanlar birinci sırada yer alan Almanya, siyasi ilişkilerdeki sıkıntıların üzerine pandemi de gelince gerilemiş, buna rağmen 3 milyon ziyaretçi ile ikinci sırada yer almıştı.

Almanya Başbakanı Olaf Scholz’un Türkiye ziyareti bu nedenle önemli... 

Türkiye’nin en önemli turizmcilerinden Vural Öger’in yakın arkadaşı, Türkiye’yi ve Türkleri yakından tanıyan Scholz’un ziyaretine ilişkin Alman basınında yapılan yorumlar biraz mesafeli. “Scholz’un Türkiye ziyareti iki ülke arasında son derece kötüleşmiş olan ilişkilerde bir ara nağme olarak kalacak” dense de stratejik konumun önemi, atılan adımlara yansıyor. Scholz’un konuşmasında insan hakları ihlalleri, basına yönelik baskılar gibi konuların üzerinde çok durmaması da bunun göstergesi...

Bu ziyaret siyasi olarak ilişkilerin düzelmesinden çok ekonomik iyileşmeyi mümkün kılıyor. Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle 5 milyona yakın turisti kaybetme ihtimali yaşayan turizm sektöründe Almanya yeni bir umut olur mu?

HEDEF 4.5 MİLYON ALMAN 

Öger’in eski danışmanlarından, 30 yıldır Türkiye ile Almanya arasında turizm faaliyeti yürüten Hüseyin Baraner’le Almanya cephesindeki gelişmeleri konuştuk. Uzun yıllardır iki ülke arasında diyaloğun koptuğunu söylüyor Baraner.

Sınırlarında bir savaş tehlikesi yaşayan Avrupa halkının çok korktuğunu söyleyen Baraner, Türkiye’nin konumunun da böylece yeniden hatırlandığını ekliyor. Alman kamuoyundan aldığı izlenimlere göre Türkiye ve Türklere karşı bakışın değişmekte olduğunu belirtiyor... Baraner de Başbakan Scholz’u Hamburg’da belediye meclisinden tanıyor, “Türkiye’yi çok iyi bilen bir isim. Bu bir şans” diyor. 

Turizmde bir atak için çalışmalara başlamışlar. İlk adım, Antalya Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği’nin desteği ile 400 büyük Alman tur operatörü ve gazetecileri 28 Nisan-1 Mayıs arasında Antalya’da ağırlamak. Baraner, “Almanya’da Türkiye havası estireceğiz. Türkiye ile Almanya arasında sönen dostluğu, halklar arasındaki yakınlığı alevlendireceğiz” diyor. 

Uzun vadede hedef 10 milyon Alman turist. Bu yıl için ise Rusya ve Ukrayna’nın yokluğunu aratmamak. “4.5 milyon turisti bu yıl getirmek istiyoruz” diyen Baraner ve turizmcilerin iyimser beklentileri ne kadar gerçekleşecek? 

Almanya, 35 milyar dolar turizm geliri hedefinden taviz vermeyen Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy’un pazar çeşitliliği söylemine ne kadar destek verecek?

Tabii ki savaşın seyrine bağlı. Tüm umudumuz ise savaşın sona erip insanların acılarının son bulması...

‘ÜÇ TUR OPERATÖRÜ ACİLEN DESTEKLENMELİ’

Hem Almanya’da hem de Türkiye’de yıllardır turizm sektörünün içinde olan Hüseyin Baraner’in bir turizmci olarak uyarıları da var. Savaşın en azından ekonomik olarak kolay kolay biteceğini düşünmüyor. Türkiye ekonomisi için en stratejik sektörlerden biri olan, 7-8 yıl içersinde en az 100 milyon turist ve 100 milyar dolar döviz girdisi hesabı yapan sektörün savaş sürecinde desteklenmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Şunları söylüyor:

Türk girişimciler tarafından yaklaşık  30 yıl önce Moskova merkezli operatörler olarak kurulan ve ülkemize onlarca milyon turisti getirmiş şirketler olarak Coral, Anex ve Pegas, Türk turizminin en güçlü dağıtım kanallarını oluşturuyor.

Bu şirketlerin her birinin değeri 300 milyon doların üzerinde. Bu markalar aslında Türk turizmine mal olmuş şirketler. Bu tur operatörleri sayesinde Türkiye uluslararası pazarlarda hâkimiyetini kurmuş durumda.

Olağanüstü bir sezon bekleyen bu üç tur operatörü aniden savaşın en büyük mağdurları durumuna düştüler. Hiçbir operasyonel hata ve yanlış hesaplama yapmadan savaş yüzünden ciddi bir kıskacın içine düştüler. Bu belirsizlik içinde stratejik sektörümüz turizmin en güçlü dağıtım kanallarını özel bir karar ile koruma altına almalıdır.

Almanya pandemi sürecinde ülkenin en büyük turizm markası olan TUI için 3 milyar Avro kredi vererek markayı ayakta tutmayı başardı. Piyasalardaki her nevi oluşacak spekülasyonların önüne geçmek için yeniden kurulması çok zor olan bu değerli şirketlerin operasyon ve işletme masraflarını karşılayacak maddi destek hemen verilmelidir. 

Baraner’in uyarısı önemli. Umarız gereken yerlere ulaşır!