Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "İdlib harekâtı an meselesidir" sözlerine ilişkin Kremlin'den açıklama geldi.

Açıklamada, "Türkiye'nin İdlib'deki Suriye hükümet güçlerine karşı askeri operasyonu en kötü senaryo olur" denildi.

Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov, Moskova'nın harekâta kesin bir şekilde karşı çıktığını, İdlib'de gerilimin yükselmesini önlemek için Ankara'yla temas halinde olduklarını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan: İdlib harekatı bir an meselesidir

Peskov, "Soçi mutabakatının militanların İdlib'de ilerlemesiyle delinmesinden hoşnut değiliz" diye konuştu.

LAVROV: TÜRK HEYETLE YAPILAN TOPLANTIDA ANLAŞMAYA VARILMADI

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da Peskov'dan kısa bir süre sonra yaptığı açıklamada "İdlib'de Suriyeli ve Rus birliklere saldırılar devam ediyor" dedi. Lavrov Moskova'daki görüşmelerde Türkiye'den yeni bir talepte bulunmadıklarını ancak anlaşma sağlanamadığını söyledi. Lavrov, Suriye ordusunun önceki anlaşmalara uyduğunu ama provokasyonlara yanıt verdiğini belirtti.

Ankara'yla İdlib konusunda üst düzey görüşmelere devam etmeyi amaçladıklarını söyleyen Lavrov, olası Erdoğan-Putin görüşmesine ilişkin henüz somut bir adım olmadığını belirtti.

Basın toplantısında konuşan Lavrov, Moskova’da gerçekleştirilen görüşmeyle ilgili “Yeni taleplerde bulunmadık. Liderlerimiz arasında varılan tüm anlaşmaların uygulanması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.

Lavrov, Türkiye’nin belirlenen süre içerisinde "teröristlerle silahlı muhaliflerin birbirinden ayrılmasına" ilişkin görevini yerine getiremediğini kaydetti.

Sputnik'in aktardığına göre “Türkiye ile İdlib konusunda her düzeyde çalışmaya hazırız, buna üst düzey de dahil” diyen Lavrov, Putin ile Erdoğan arasında bir görüşme hazırlığına dair bilgi olmadığını da ifade etti.

'SURİYE ORDUSU İHLALLERE YANIT VERDİ'

Lavrov, Suriye ordusunun İdlib’deki eylemlerine ilişkin, “Bu eylemler İdlib konusundaki anlaşmalara yönelik en kaba ihlallere yanıt olarak gerçekleştirildi" dedi. Lavrov “Teröristler ve onlarla işbirliği yapan militanlar gerilimi azaltma bölgesinin dışına çıkmayı reddediyor ve provokatif eylemlerine devam ediyor” dedi ve Suriye ordusunun bunları gerilimi azaltma bölgesi çevresinden uzaklaştırdığını söyledi.

'KİMSE İDLİB'DEKİ TERÖRİSTLERE DOKUNULMAYACAĞI SÖZÜ VERMEDİ' 

Rusya ile Türkiye arasındaki anlaşmalar doğrultusunda ateşkes rejiminin "hiçbir şekilde teröristleri kapsamadığını" hatırlatan ve Moskova’nın Suriye ordusunun "teröristlerin provokasyonlarına verdiği yanıtları" desteklediğini belirten Lavrov “Kimse hiçbir zaman İdlib’deki gerilimi azaltma bölgesinde teröristlere dokunulmayacağı sözünü vermedi” dedi.

'BİR BUÇUK YIL ÖNCEKİ DURUMA GERİ DÖNÜLMESİNDEN BAHSETMİYORUM'

Lavrov, ayrıca ,”Tabii ki Türk meslektaşlarımızla (İdlib’deki) mevcut durumu incelemeye, üstünde anlaştığımız şeylerin yerine getirilmesinin yollarını aramaya devam edeceğiz. ‘Üstünde anlaştığımız şeylerin yerine getirilmesi’ derken, bir buçuk yıl önce anlaşmaya vardığımızda mevcut olan duruma geri dönülmesinden bahsetmiyorum. Elde edilmiş sonuçlar üstünden anlaşmanın yerine getirilmesi gerektiğini kastediyorum” dedi.

Lavrov, “Bu arada bazı değerlendirmelerin aksine, Suriye ordusunun militanları ve teröristleri yabancı topraklara değil, kendi topraklarına itiyor. Bu sırada da Suriye hükümetinin kendi toprakları üzerindeki kontrolünü sağlıyor. Ateşkes rejimine uymayan grupların uzaklaştırılması sürecinde, Suriye ordusu İdlib anlaşmalarının ayrılmaz bir parçası olan M-4 ve M-5 karayollarına zaten girmişti” dedi.

RUKBAN KAMPINA 'İNSANİ YARDIMLAR'DA MİLİTANLARA DESTEK ŞÜPHESİ

Lavrov, ABD’nin, Fırat Nehri’nin doğusundaki varlığını sürdürmek için Rukban kampındaki durumu muhafaza ettiği yönünde bir izlenimleri olduğunu belirtti. 

ABD kontrolündeki kamptaki Suriyelilerin "terör örgütleri tarafından canlı kalkan olarak kullanıldığını" kaydeden Lavrov, “Göçmenlerin evlerine dönmeleri için tek bir kez dahi yardım etmediler ya da BM’nin dikkatini konuya çekmediler” dedi.

Lavrov, kampa birkaç kez insani yardım gönderme girişimi olduğunu, ancak yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaştırılamadığını, bu yardımların militanları desteklemek için kullanıldığından şüphelendiklerini ifade etti.