VUK 359’un farklı yorumlanmasından dolayı 50 bine yakın esnaf, 15 ile 25 yıl arasında cezalara maruz kalırken, 250 bine yakın esnafı ise aynı akıbet bekliyor. Hukukçular, Yargı Reformu’nda 250 bine yakın esnafı ilgilendiren VUK 359’daki belirsizliğin ortadan kaldırılarak, esnafın rahat nefes almasının sağlanmasını istiyor.

Esnaf, bir suça birden fazla ceza veren Vergi Usul Kanunu (VUK) ile ilgili düzenleme bekliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün “Yargı Reformu” çıkışından sonra mağduriyetleri her yıl katlanan ve 30 yıla varan hapis cezalarına çarptırılan esnaf da umutlandı.  

Yaklaşık 250 bin esnaf, Vergi Usul Kanunu 359’daki (VUK359) “sahte fatura düzenleyen ve bu faturaları bilmeden kullanan esnaf arasında bir ayrım gözetmeyen” (halk tabiriyle naylon fatura) ayrıca “bir suça birden fazla ceza veren” düzenlemenin ıslah edilmesini bekliyor. Esnaflar, VUK359’un düzenlenerek, sahte faturayı hazırlayanla bilmeden kullananın ayrılmasını ve bir suça bir ceza verilmesini istiyor. Ayrıca Yargıtay yolunun da açılmasını bekliyor.

15-25 YIL HAPİS CEZALARIYLA KARŞI KARŞIYA KALIYOR

Vergi Usul Kanunu’ndaki bazı maddelerin farklı yorumlanması on binlerce esnafın yok yere cezaevlerine düşmesine neden oluyor. Bu maddelerin başında gelen VUK359B maddesinde “sahte fatura düzenleyen ve bu faturaları bilmeden kullanan esnaf” aynı kefeye konuluyor. Esnafın hizmet aldığı firma ya da şahıstan aldığı faturanın gerçek mi sahte mi olduğunu ayırt etmesi teknik olarak mümkün görünmüyor.

Faturanın sahte olup olmadığı sorulan vergi daireleri ise “vergi mahremiyeti” gerekçesiyle esnafa yardımcı olamıyor. Esnaf, hiçbir kanaldan gerçek olup olmadığını sorgulayamadan, aldığı hizmet karşılığı kendisine ibraz edilen faturayı, resmi defter kayıtlarına almak durumunda kalıyor. Aradan dört veya beş yıl geçtikten sonra, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından yapılan zincirleme tarhiyat(verginin hesaplanması) sonrasında esnaf,  deftere kaydedilen faturaların sahte olduğu iddiasıyla karşı karşıya kalıyor. Bu sonucunda incelemeye alınan esnaf, geçmişe dönük yüksek gecikme zamları, üç kat vergi ziya-i cezası ve 15-25 yıl arasında değişen hapis cezalarıyla karşılaşıyor.

BİR SUÇA BİRDEN FAZLA CEZA

* Öte yandan maliye müfettişlerinin 4-5 yıl sonra yaptıkları denetimlerin de sorunlu olduğu belirtiliyor. Müfettişlerin, yaptıkları işlemlerde sanki her sene suç işlenmiş gibi tutanaklar tuttuğu ve mahkemelerin de bu tutanakların neticesinde esnafa her mali yıl için ayrı ayrı hapis cezası verdiği ifade ediliyor. Örneğin, kurulduktan sonra sadece bir tane mali denetime tabi tutulan şirket,  2010 ve 2013 yılları arasında birkaç sahte fatura kullanıldığı tespit edildiğinde, tek bir denetim geçirmesine rağmen, her yıl denetim geçirmiş gibi işlem yapılıyor.

Bu durumda her yıl için 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılan esnaf, 4 mali yıl için toplamda 12 yıl 6 ay hapis cezasıyla cezalandırılıyor. Kanunun farklı yorumlanmasından dolayı 50 bine yakın esnaf, hem hapis cezaları alıp hem de Asliye Mahkemesi’nin yanı sıra Vergi Mahkemeleri’yle boğuşurken, yaklaşık 250 bin esnafı da ne yazık ki aynı akıbet bekliyor. Öte yandan 15 ila 25 yıl arasında cezalar almalarına rağmen, bu davalarda Yargıtay yolunun kapalı olması bir başka mağduriyet olarak öne çıkıyor.

Bünyamin Güler/Milli Gazete