“Özel sektör aşı ithal edebilir mi?” başlıklı yazısında Yılmaz, “Covid-19 çalışmalarını kaynağından izleyen uzmanlardan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol'a aşıya erişimi sorulduğunda, ‘Birazdan ben de olacağım’ derken içi çok rahat değildi…

Uğur Dündar'ın ‘Özel sektöre Covid-19 aşısı ithal etme izni verilsin’ önerisini hatırlattığımda, ‘Çaresizlik yaşıyoruz’ yanıtını veriyor. İlaç Endüstrisi İşverenleri Sendikası ve Abdi İbrahim İlaçları Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Barut, özel sektörün aşı tedariği girişimi olmadığını belirtiyor.

Erciyes Üniversitesi'nin aşı çalışmasına katılan Koçak Farma, Acıbadem Üniversitesi ile çalışan Abdi İbrahim, Sinovac'ın Türkiye temsilcisi Keymen İlaç'ın da içinde olduğu ilaç sanayicilerinin, yerli ve ithal aşı üretimi çalışmaları sürüyor.” ifadesini kullandı.

Yılmaz yazısında şunları kaydetti:

"Özel sektörün aşı ithal etmesine karşı olanlar,  Dr. Melih Bulut'un altını çizdiği gibi “Pandemi kamusal mücadele gerektirir.  Devlet halkının aşıya eşit erişim hakkını gözetmeli” tezinin altını çiziyorlar. Kaldı ki, tüm dünyada devletler bu sorumluluğu üstlenirken, “Hazine'de aşıya verecek para kalmadı” manasına gelecek uygulamalar ekonomi için pek de hayırlı sonuçlar doğurmaz… Zira bana da Türkiye'de finansal kapasitenin nerelere kullanıldığı tartışması daha anlamlı geliyor.

Maske dağıtımını hatırlarsak; maske ithalatçıları belirli miktarda devlete maske vererek bu hakkı elde ettiler. Aynı yöntem aşıda da olabilir mi? Muhalefet bugünlerde tüm sorulara tek yanıt veriyor: Erken seçim!"