Süper model Gigi Hadid’in 4 yıl önceki doğumgünü, neredeyse bir hafta boyunca kutlanmıştı...

Eskiden manken, şimdiyse akademisyen olan Ashley Mears, yazdığı yeni kitapta süper zenginlerin parti sırlarını anlattı.

Kendi yaşadıklarıyla parti katılımcılarının anlattıklarını birleştirerek, dünyanın en zengin kesimi dışında kimsenin bilgi sahibi dahi olamadığı bu etkinlikleri gözler önüne serdi.

“Çok Önemli Kişiler” adını taşıyan kitapta New York, Los Angeles, Monaco ve Miami gibi pek çok kentte düzenlenen ve milyonerlerin tek gece için 1 milyon dolara varan paralar harcadığı partiler analiz ediliyor.

Mankenken dünyanın dört bir yanındaki bu partilere katılan sosyolog, o dönem “yaşı 16’yla 25 arasında değişen, boyu 175 santimetreden uzun, zayıf ve çoğunlukla beyaz kız”lardan biri olduğunu belirtiyor.

Forbes'ta yer alan habere göre gece kulüpleri tarafından istihdam edilen organizatörlerin bulduğu modeller ve Instagram fenomenleri, zenginleri bu mekanlara ışığa uçan kelebek gibi çekiyor. Mears, bu zenginlerin yaptığı harcamaları anlamak için onları kabile şefleriyle kıyaslamak gerektiğini çalışmasıyla ortaya koyuyor.

19. yüzyılda Amerika’daki yerlileri inceleyen antropolog Franz Boas’tan “potlaç” kavramını ödünç alan Mears, bu törenlerde kabile şeflerinin kendi değerli eşyalarını yok ederek veya davetlilere hediyeler dağıtarak gücünü gösterdiğini ifade ediyor.

Sosyolog Mears, “Ağırlayan kişi önemli miktarda servet kaydediyor ama karşılığında da akranlarının saygısını kazanıyor” diyerek 21. yüzyıldaki zenginlerin de benzer bir şekilde aşırı para harcayarak VIP masalar tuttuğunu ve şampanya ikram ettiğini hatırlatıyor.

Kitaba göre, bu durumun farkında olan işletmeler de daha fazla para kazanmak için ellerinden geleni yapıyor.

Gece kulüplerinin VIP kısımlarının daha yüksekte olması, bu gücü herkese göstermek için.

Dev boyutlardaki şampanya şişeleri de gösterişin etkisini artırmak için yüksek fiyatlara açtırılıyor.

Bir anda çekici kadınlarla birlikte gelen, maytapla konfetilerin devreye sokulduğu ikram seremonileri, etraftakileri zenginlikle etkilemeye yarıyor.

Eğer bir mekana iki tane çok harcayan zengin geldiyse, bunlar tam karşı karşıya oturtuluyor ki rekabet kızışsın. 2012’de Kuzey Amerikalı şarkıcılar arasındaki yarış o kadar ciddiye binmişti ki, Drake ve Chris Brown birbirlerine dolu şampanya şişeleri fırlatmıştı.

Yine de bu ortamlarda gösteriş için en önemli faktör “kızlar”. Asıl ilgiyi çeken de şişeler değil, onlar oluyor.

Bir evde 20 “kızla” birlikte yaşayan bir zengine şahit olduğunu anlatan Mears, güzel kadınları etrafında toplamayı başaran Dr. Dre gibi isimlerin bu sayede dolar milyarderleriyle aynı masada oturup önemli işler bağladığını aktarıyor.

Mears, kendisinin de bir dönem bu “kızlardan” biri olduğunu hatırlatarak, bunların çoğunun bu gösterişçilikten etkilenmediğini ancak hiç para ödemeden böyle lüks bir hayat yaşamanın keyfini çıkardıklarını söylüyor.  

Çalışmalarına Boston Üniversitesi’nde devam eden sosyolog, zenginlerin çoğunun bu harcamaların halk tarafından duyulmamasını tercih ettiğini de bildiriyor. Bir tanesinin “Bu aptalca, bu paralarla kaç insanı doyurabileceğinizi ya da Afrika’dakilere su ulaştırabileceğinizi düşünüyorsunuz” dediğini aktarıyor.

Independent Türkçe, Forbes