ABD Başkanı Donald Trump’ın birbiriyle çelişen tehdit dolu mesajları sürüyor. ABD Başkanı, harekâtın ilk gününden bu yana kimi zaman övgü, çoğu zaman ise yaptırım tehditleri içeren söylemleriyle gündeme geldi. Trump’ın çelişkili açıklamaları, Suriye’ye ilişkin ABD içinde yaşanan kafa karışıklığı ile taşıdığı emperyal kibri de gözler önüne seriyor.

?Türkiye’nin yanı sıra, bölge halklarına yönelik de çelişkili ve tehditvari açıkalamalarda bulunan Trump’ın son 5 günde yaptığı çıkışlardan bazıları ise şöyle:  ABD Başkanı Trump'tan Türkiye'ye yaptırım mesajı: Beklemede kalın

7 Ekim:
Trump, 7 Ekim’de Türkiye’yi “Türkiye sınırını aşarsa, ekonomisini yok ederim” sözleriyle tehdit etti. Mesajında şu ifadeleri kullandı: “Türkiye, benim büyük ve emsalsiz bilgeliğimle sınırları aşmak olarak değerlendirdiğim bir şey yaparsa, Türk ekonomisini yıkıp ve yok edeceğim, daha önce yaptım.”

8 Ekim:
Türkiye’yi önce öven Trump, sonra tehdit etti, Kürtleri de yüzüstü bırakmadığını savunan Trump, Türkiye’yi “Pek çok insan Türkiye’nin ABD’nin büyük ticaret ortağı olduğunu, aslında bizim F-35 savaş jetlerinin gövdesindeki çelik çerçeveyi yaptığını unutuyor. Onlarla iş yapması, muhatap olması iyi olmuştur; İdlib vilayetinde pek çok canın kurtarılmasında bana yardım ettiler...” ifadeleriyle övdü. Trump bu açıklamaların ardından Türkiye’yi ekonomisini bitirmekle yine tehdit etti.

9 Ekim:
Trump, bir gazetecinin kendisine, Erdoğan’ın Kürtleri ‘yok edeceğinden’ endişelenip endişelenmediğini sorması üzerine, ‘’Eğer bu olursa, ben de onların ekonomisini yok edeceğim. Bunu daha önce Rahip Brunson ile yaptım’’ dedi.

Eski Başkan Obama’yı da hedef alan Trump “Başkan Obama’nın PKK ile anlaşma yapması büyük bir hataydı” diye konuştu.

Tehdit ve açıklamaları ile Kürtleri de hedef alan Trump, “Kürtler ABD’ye İkinci Dünya Savaşı’nda ya da Normandiya çıkarmasında yardım etmediler” şeklinde ilginç ifadeler kullandı.

10 Ekim:
Türkiye’nin operasyon yaptığı bölgede ABD askeri olmadığını söyleyen Trump, IŞİD’i “100% yendiklerini” iddia ederek, “İşimizi mükemmel yaptık” dedi. Trump, açıklamasının devamında “Üç seçeneğimiz var, binlerce asker gönderip askeri zafer kazanmak, Türkiye’yi mali olarak ve yaptırımlarla ağır şekilde vurmak ya da Türkiye ve Kürtler arasında bir anlaşmaya aracılık yapmak” ifadelerini kullandı.

“Türkiye ve Kürtlerle iletişim halindeyim” diyen Trump, “Türkiye kurallara göre hareket etmezse onları ağır finansal yaptırımlarla vururum” tehdidinde bulundu. Graham duyurdu: Başkan Trump’la konuştum, kararı Türkiye için akla gelebilecek en kötü şekilde oyun değiştirici olacak

“Türkiye uzun süredir Kürtlere saldırma planını kuruyordu” diyen Trump, sözlerini şöyle sürdürdü: “Uzun süredir savaşıyorlar. Bölgede herhangi bir ABD askeri bulunmuyor. Sonu gelmeyen savaşları bitirmeye çalışıyorum. Türkiye ve Kürtlerle iletişim halindeyim. Bazıları bölgeye asker göndermemizi ve tekrar yeni bir savaş başlatmamızı istiyor. Türkiye NATO üyesi. Türkiye, kurallara göre hareket etmezse onları ağır finansal yaptırımlarla vururum.”

11 Ekim:
ABD Maliye Bakanı Steve Mnuchin, Başkan Trump’ın yaptırım kararnamesini imzaladığını duyurdu. Mnuchin, “Trump ABD’li yetkililere Türkiye’yi hedef alabilecek güçlü yaptırım yetkisi veren yeni bir kararname imzaladı. Zorunda kalırsak Türkiye ekonomisini işlevsiz hale getirebiliriz” açıklamasında bulundu.

12 Ekim:
Trump, Türkiye’ye karşı tehdit dozunu artırarak, “Türkiye yapmaması gereken bir şeyi yaparsa, daha önce çok az ülkenin gördüğü türden yaptırımlar uygularız” dedi. ABD’nin büyük bir ekonomik gücü olduğunu belirterek, “Türkiye yapmaması gereken bir şeyi yaparsa, daha önce çok az ülkenin gördüğü türden yaptırımlar uygularız” uyarısında bulundu.

ABD’nin IŞİD’i yüzde yüz yendiği iddiasını tekrar eden Trump, “Türkiye ile çok iyi bir ilişkimiz var, onlar bizim NATO müttefikimiz. Türkiye ile birçok ticaret yaptık. Ama onların birçok insanı öldürmesini istemiyorum” diye konuştu. Trump ayrıca “Yaptırımları zorunda kalırsak, kullanırız” mesajını verdi. Trump: Türkler öğle yemeğine çıkar gibi savaşıyor, umarım çekilirler şansları yok

‘DAHA FAZLA YARDIM YOK’ TEHDİDİ

Avrupa Birliği’nin (AB) bütçeden sorumlu komisyon üyesi Günther Oettinger, Türkiye’ye daha fazla AB yardımının söz konusu olmadığını söyledi. Askeri harekâtı değerlendiren Avrupa Komisyonu’nun Bütçeden Sorumlu Üyesi Günther Oettinger, harekâtı “Kabul edilemez ve son derece tehlikeli” sözleriyle eleştirdi.

Deutschlandfunk Radyosu’na konuşan Oettinger, Türkiye’ye sığınmacılar için ödenmesi öngörülen yardım miktarının ve koşullarının sığınmacı mutabakatı ile belirlendiğini kaydederek, yardım miktarının artırılmasının söz konusu olmadığını söyledi.

Oettinger Avrupa Birliği’nin Türkiye ile varılan sığınmacı mutabakatına bağlı kalmaya devam ettiğini vurgulayarak, aynı tutumu Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan da beklediklerini kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin askeri harekât başlatmasının ardından “Operasyonumuzu işgal hareketi diye nitelendirmeye çalışırsanız işimiz kolay, kapıları açar, 3,6 milyon mülteciyi sizlere göndeririz” demişti. Oettinger, Türkiye’nin Suriye’de oluşturmayı hedeflediği güvenli bölgeye AB’nin karşı olduğunu vurguladı. Suriye’ye yönelik askeri harekâtın bölgedeki koşulları daha da zorlaştıracağını ifade eden Alman politikacı sınırların mevcut haliyle korunması gerektiğini belirterek, “Türkiye’nin Suriyeli sığınmacıları yasal olmayan, hedefli şekilde sınırdışı etmesi uluslararası hukuka aykırıdır” ifadelerini kullandı. Trump, Türkiye'ye yaptırım yetkisi veren kararnameyi imzaladı

MİSLİYLE KARŞILIK VERİRİZ

Dışişleri Bakanlığı, ABD Senatosu’nda Trump’ın da imzaladığı belirtilen ve Ankara’ya yönelik bir dizi yaptırım kararı içeren taslağa tepki gösterdi. Bakanlık’tan yapılan açıklamada olası yaptırımlarla ilgili, “Tam mütekabiliyet çerçevesinde misliyle mukabelede bulunacağımızdan kimsenin şüphesi olmamalıdır” denildi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy’un açıklamasında şu ifadeler yer aldı: “Türkiye, milli güvenliğine tehdit oluşturan terör örgütleriyle mücadele etmektedir ve bu mücadele kararlılıkla sürdürülecektir. Buna karşı atılacak her adıma karşı tam mütekabiliyet çerçevesinde misliyle mukabelede bulunacağımızdan kimsenin şüphesi olmamalıdır.”