Ahmet Bayraktar'ın polise sahte sözleşme hazırlamak için Vakkas Altınbaş'tan 1 milyon Sterlin aldığını itiraf etmesi üzerine, Hüseyin Cahit'in oğlu Sermet Cahit ve Tereke Mukayyitliği şikayetçi oldu; "Resmi evrak sahteleme" ve tedavüle sürme" suçlarına karışan Vakkas Altınbaş, Mehmet Altınbaş, Ahmet Bayraktar, Mehmet Akacan, Refet Uzun, Mehmet Şefik Ormancı ve Kemal Yorgancıoğulları Girne Kaza Mahkemesi'ne çıkarıldı.

"SAHTE SÖZLEŞME İMZALANDI, TEDAVÜLE SÜRÜLDÜ"

Meseleyle ilgili tahkikatı yürüten polis memuru Yalgın Döşenci, zanlıların ve mahkeme huzurunda bulunmayan zanlı Orkun Altınbaş ile Hüseyin Cahit'in, Hüseyin Cahit adına, Cahit'e ait Girne bölgesinde bulunan 18 ayrı koçanlı malları 3 milyon 50 bin Sterlin karşılığında satın aldıklarına dair bir satış sözleşmesi düzenledikten sonra, Cahit'in vekili olarak Ahmet Bayraktar'ın konu sözleşmeyi imza etmesi ve sözleşmeyi Girne Kaza Mahkemesi'nde tedavüle sürdüklerini aktardı.

Döşenci, Hüseyin Cahit'in vefatından önce 2016 yılında, Girne'deki dükkanını 7 milyon 50 bin sterlin karşılığında Vakkas Altınbaş'a sattığını, satın alınan mallara karşılık 4 milyon sterlin peşin ödeme yapıldığını, geriye kalan 3 milyon 50 bin sterlin için ise Vakkas Altınbaş'ın Cahit'e ileri tarihli çekler yazdığını belirtti.

"CAHİT'İN VEFATININ ARDINDAN ÇEKLERİN DURDURULMASI İÇİN MAHKEMEYE BAŞVURULDU"

Tahkikat memuru Döşenci, Hüseyin Cahit'in vefat etmesinin ardından 2017 yılında direktörü Orkun Altınbaş'ın olduğu Dia TowersLtd'nin, Hüseyin Cahit'in Girne bölgesinde bulunan 18 ayrı koçanlı malları satın aldığı ve konu malların kendilerine devrinin olmadığı gerekçesiyle 1 milyon 525 bin sterlin değerindeki çeklerin durdurulması amacıyla ara emri almak için mahkemeye başvurduklarını kaydetti.

"BAYRAKTAR SAHTE SÖZLEŞMEYİ İMZALADIĞINI İTİRAF ETTİ"

6 Kasım 2019 tarihinde, Ahmet Bayraktar'ın polise verdiği gönüllü ifadesinde, Hüseyin Cahit'in vefatından yaklaşık 2 ay sonra Vakkas Altınbaş'ın kendisine Cahit'in Girne'deki mallarını satın aldıklarına dair sahte bir sözleşme hazırlayacaklarını, kendisinin de Cahit'in vekili olarak bu sözleşmeye imza atması için 1 milyon Sterlin teklif ettiğini anlatan Döşenci, Bayraktar'ın da teklifi kabul ederek, 2017 yılı içinde sahte sözleşmeyi imzaladığını itiraf ettiğini dile getirdi.

"GERİYE DÖNÜK SAHTE VEKALET HAZIRLANDI"

Bayraktar'ın gönüllü ifadesinde yer alan beyanları aktaran Döşenci, Avukat Refet Uzun'un sahte sözleşmeyip hazırlayıp, Ahmet Bayraktar'a götürdüğünü; Altınbaş, Mehmet Altınbaş ve Ahmet Bayraktar'ın, sahte sözleşmeyi vekil olarak imzaladıklarını, sözleşme imzalanırken de herhangi bir tasdik memuru olmadığını, daha sonra Bayraktar'ı yetkili vekil gösterebilmek için 16 Haziran 2017 tarihinde Mehmet Ormancı ile birlikte, Hüseyin Cahit'in mallarıyla ilgili satış yapabileceğini gösteren geriye dönük sahte vekalet hazırladıklarını bildirdi.

"DERDEST EMRİ REDDEDİLDİ"

Ahmet Bayraktar'ın itirafı sonrasında Hüseyin Cahit'in oğlu Sermet Cahit ve Tereke Mukayyitliği'nin olaya karışan tüm zanlılardan şikayetçi olduğunu söyleyen Döşenci, "Resmi evrak sahteleme ve tedavüle sürme" suçlarıyla ilgili mahkemeye başvurulup, Mehmet Altınbaş ve Orkun Altınbaş'ın tutuklanması için 'derdest emri' talep ettiklerini, ancak mahkemenin tutukluluk emrini vermediğini belirtti.

"ZANLI ORKUN ALTINBAŞ YURT DIŞINDA"

Olaya tanıklık eden 2 kişinin daha tespit edildiğini belirten Döşenci, meseleyle ilgili zanlı konumunda olan Orkun Altınbaş'ın da yurtdışında olduğunu bildirdi.

İddia Makamı, tüm zanlıların suçla bağlantısı olduğunu, Ahmet Bayraktar'ın gönüllü ifadesinden yola çıkarak, yeni tanıkların belirlendiğini, zanlıların serbest kalması halinde tanıklara ve tahkikata olumsuz yönde etki edebileceklerini vurguladı. Zanlıların ileride Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasının kuvvetli olduğunu kaydeden İddia Makamı, zanlıların tahkikat eksikliğinden faydalanmasını engellemek kanaatinde olduğunu belirterek, zanlıların 3 gün süreyle tutuklu kalmasını talep etti. Talebi değerlendiren Yargıç Meltem Dündar, zanlıların 1 gün tutuklu kalmasına emir verdi.

ALTINBAŞ: "ESAS MAĞDUR BİZİZ"

Öte yandan Altınbaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sofu Altınbaş konuyla ilgili açıklama yaparak, "Altınbaş ailesi olarak kendimizi tam bir organize komplo içerisinde bulduk" iddiasında bulundu, "esas mağdur biziz" dedi.

SOFU ALTINBAŞ, YAZILI AÇIKLAMASINDA ŞU İFADELERE YER VERDİ:

"Büyük bir komplo kuruldu. Esas mağdur biziz. Davaya bahis konuyla ilgili 4 milyon sterlin ödeme yaptık. Üç milyon kusur sterlinlik de çekler var. Tapuları alamadığımız için çekleri mahkeme kararıyla durdurduk. Konu mahkemededir. Altınbaş ailesi olarak kendimizi tam bir organize komplo içerisinde bulduk. Yasal olarak tüm haklarımızı kullanacağız. Vakkas Altınbaş, Mehmet Altınbaş ve Orkun Altınbaş'ın yürüttüğü işler tamimiyle yasaldır. Kamuoyuna önemle duyurulur."

 Burcu Ece Yılmaz/Girne Postası