Kıtaya, ülkeye, bölgeye, şehre, piyasa şartlarına ve iklime göre üretiminde farklılıklar gösteren otomotiv şirketleri, tamamen analitik verilerle yönetiliyor.

Bu sebepten ötürü beyazından mavisine sektörün içerisinde bulunan herkes analitik verilerle hareket ettiği için otomotiv gazetecilerini de kategorize ederek ayrıştırıyor.

Özellikle yurt dışında yaptığı araç tanıtımlarına, kategorize ederek (neye göre, kime göre ettikleri tam bir muamma) ayırdığı gazetecileri (Gazete, TV, internet ve fenomen) götürüyor.

Tabi zaman zaman yurt içinde yapılan tanıtımlarda da aynı durum söz konusu.

Bir kaç örnekle durumu izah edeceğim;

Volvo: Geçtiğimiz haftalarda 3-5 basın mensubuyla bir araya gelerek, Hatay’da bir basın toplantısı düzenledi.

Ford: 2019’da Bolu’da bir kamp alanında Pikap modeli olan Ranger’ın tanıtımını kategorize ettiği basın mensuplarıyla yapmayı tercih etti.

Renault: Yurt dışında yaptığı yeni Clio tanıtımında gazeteci ayıkladı. Fakat Hatay’da düzenlediği Cilo lansmanında ‘İstanbul’da kimseyi bırakmadı.’

Peugeot: Yeni 2008 tanıtımını önce yurt dışında gerçekleştirdi. Pirinçten taş ayıklar gibi seçtiği basın mensuplarını götürdü. Tabi İstanbul’da günü birlik gerçekleştirdiği 2008 lansmanında kim var yok davet etti.

BMW: Türkiye’de gerçekleştirdiği yeni 3 serisinin tanıtımına ayıkladığı gazetecileri götürdü. BMW, önümüzdeki günlerde ülkemizin uzak doğusunda gerçekleştirmeyi planladığı bir tanıtım etkinliğinde de daha önce ayıkladığı gazetecilerle buluşmayı uygun gördü.

Subaru: Yurtdışında düzenlediği Yeni Forester e-BOXER tanıtımına daha önce ayıklanan gedikli gazetecilerle gitti. Fakat İstanbul’da günü birlik düzenlediği tanıtım gününe 1 gün kala da olsa (daha önce davet göndermiş edasıyla) kim var kim yok davet gönderdi.

Opel: 6’ncı nesil Corsa’nın yurt dışında gerçekleştirdiği tanıtımına her zaman ki gibi ayıklanarak seçilmiş gazetecileri götürdü.

İlk aklıma gelen markaları yazdım.

Elbette, gazetecileri kategorize etmek sadece bu markalara özel bir durum değil.

Türkiye’de faaliyette bulunan tüm otomotiv markaları sıralıyabiliriz.

Ne yazık ki Türk milletinin hayalini gerçekleştirmeye çok yakın olan TOGG da bu markaların kervanına katıldı.

Bilgi edinme hakkı da kategorize ediliyor

TOGG CEO’su Gürcan Karakaş, ayıklanarak seçilen 20 otomotiv gazetecisiyle bugün düzenlenen toplantıda buluşacak.

Eleştirenlerin ağırlıklı olduğu iddia edilen TOGG toplantısında, kategorize edilenler ne yazık ki ‘her koşulda destek olanlar’ oldu.

Tabi, söz konusu kategorize etme anlayışı sadece belirttiğim konuyla sınırlı değil.

Bilgi edinme hakkımıza bile ‘ayıklama getirecek’ kadar ileri gitmiş durumda.

Otomotiv sektörüyle ilgili haber yapmak istediğimizde ya da markalar tarafından servis edilen haber bültenini özelleştirmek istediğimizde ayıklanan seçkin zümreden değilseniz, ilgili yöneticiden görüş almak mümkün değil.

Sadece ayıklanmış seçkinler cevap verilme hakkına hâizdir.

Uzatmayayım, her koşulda durum böyle.

Değişir mi değişmez mi?

Bu sorunun cevabını zaman verecek.

ÖZLÜ SÖZ:

Gazeteci pirinç değil ki ayıklıyorsun.

Fırat İpek/Milat Gazetesi