Yüksek kurla cari açık düşürme iddiası 3 ayda çöktü: 4 yılın zirvesinde
Artan enerj fiyatlarını Ukrayna-Rusya savaşı adeta ateşledi. Enerji ithalatının ticaret açığını büyütmesiyle ocakta cari açık 7,11 milyar dolarla 4 yılın zirvesine ulaştı. 12 aylık cari işlemler açığı 20 milyar 223 milyon dolara yükseldi.
- | Son Güncelleme:
- | Patronlar TV
Cari işlemler hesabı, ocak ayında 7,11 milyar dolar açık verdi. Böylece, 2017 Aralık ayından bu yana en yüksek cari açık gerçekleşmiş oldu. Tarihi rekor seviyelere ulaşan enerji ithalatının ticaret açığında sert büyümeye yol açmasıyla, cari açığın 7,2 milyar dolar ile dört yılın zirvesine ulaşması bekleniyordu. Cari işlemler hesabı 12 aylık dönemde ise 20,22 milyar dolar açık verdi.
Merkez Bankası verilerine göre; cari işlemler açığı, bir önceki yılın aynı ayına göre 5 milyar 336 milyon dolar artarak 7 milyar 112 milyon dolara çıktı. 12 cari işlemler açığı 20 milyar 223 milyon dolar olarak kaydedildi. Bu gelişmede, ödemeler dengesi tanımlı dış ticaret açığının 6 milyar 425 milyon dolar artarak 8 milyar 333 milyon dolara yükselmesi etkili oldu.
Altın ve enerji hariç cari işlemler hesabı, bir önceki yılın aynı ayında 1 milyar 251 milyon dolar fazla vermişken, bu ay 1 milyar 487 milyon dolar fazla verdi.
Hizmetler dengesi kaynaklı net girişler bir önceki yılın aynı ayına göre 975 milyon dolar artarak 1 milyar 631 milyon dolara çıktı. Hizmetler dengesi altında seyahat kaleminden kaynaklanan net gelirler bir önceki yılın aynı ayına göre 891 milyon dolar artarak 1 milyar 494 milyon dolara yükseldi.
Birincil gelir dengesinden kaynaklanan net çıkışlar, bir önceki yılın aynı ayına göre 190 milyon dolar azalarak 360 milyon dolar oldu.
Bir önceki yılın aynı ayında 26 milyon dolar net giriş kaydeden ikincil gelir dengesi kaleminde, bu ayda 50 milyon dolar net çıkış yaşandı.
Portföy yatırımları 766 milyon dolar net çıkış
Ocak ayında doğrudan yatırımlardan kaynaklanan net girişler 516 milyon dolar olarak gerçekleşti. Portföy yatırımları 766 milyon dolar tutarında net çıkış kaydedildi.
Alt kalemler itibarıyla incelendiğinde, yurt dışı yerleşiklerin hisse senedi piyasasında 352 milyon dolar net satış ve devlet iç borçlanma senetleri piyasasında 98 milyon dolar net satış yaptığı görüldü. Yurt dışındaki tahvil ihraçlarıyla ilgili olarak bankalar 104 milyon dolar net geri ödeme, diğer sektörler ise 500 milyon dolar net kullanım gerçekleştirdi.
Diğer yatırımlar altında, yurt içi bankaların yurt dışı muhabirlerindeki efektif ve mevduat varlıkları 1.651 milyon dolar net azalış kaydetti.
Yurt dışı bankaların yurt içindeki mevduatları, yabancı para cinsinden 79 milyon dolar ve Türk Lirası cinsinden 117 milyon dolar net artış olmak üzere toplam 196 milyon dolar net artış gösterdi.
Yurt dışından sağlanan kredilerle ilgili olarak; bankalar ve Genel Hükümet sırasıyla 496 milyon dolar ve 84 milyon dolar net geri ödeme gerçekleştirmişken, diğer sektörler 83 milyon dolar net kullanım yaptı.
Resmi rezervlerde bu ay 942 milyon dolar net azalış kaydedildi.
Ne olmuştu?
2018’deki kur krizinin ardından Türkiye ekonomisi üç çeyrek üst üste daralmış ve ithalatın azalması sonucunda 2019’da Türkiye uzun zamandır ilk kez cari fazla vermişti.
Geçen yıl 14,9 milyar dolarlık cari açığı daraltmak ve fazlaya geçmek Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ortaya attığı yeni ekonomi modelinin başlıca hedefleri arasında yer alıyor. Bu plan aynı zamanda faiz oranlarını düşük tutarak büyüme, istihdam, ihracat ve yatırımları artırmayı hedefliyor.
Ancak Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ardından hızla yükselen petrol, doğalgaz ve hububat fiyatlarının Türkiye’nin cari açığını daha da büyütmesi bekleniyor. Türkiye’ye gelen turistlerin başlıca kaynağı olan iki ülke arasındaki savaş sebebiyle turizm gelirlerinde beklenen düşüşünse cari denge üzerinde ek baskı oluşturması öngörülüyor.
Ekonomistler Rusya’nın saldırısının başladığı günden yana Türkiye için 2022 cari açık tahminlerini daha yüksek açık yönünde revize ediyor.
Ekonomistlerin cari açığı 15 milyar ila 34,4 milyar dolar tahmin ediyor. Hükümetin geçen yıl yayımladığı tahminse 18,6 milyar dolar.
Erdoğan’ın yeni ekonomi modeli çerçevesinde Merkez Bankası (MB) politika faizini eylülden beri 500 baz puan azaltarak yüzde 14’e çekmişti. İndirimler, kur krizine sebep olarak, TL’nin geçen yıl dolar karşısında yüzde 44 değer kaybetmesine yol açmış, bu da enflasyonu körükleyerek şubatta neredeyse yüzde 55’e yükselmesine sebep olmuştu.
YORUMLAR
Yorum Yap