İstanbul Emniyeti, Çin'e kadar uzanan 36 milyon dolarlık bir dolandırıcılığı ortaya çıkarmıştı. 14 kişinin gözaltına alındığı operasyon polisleri bile şoke etmişti. Çünkü; Çin’e saf bakır külçeleri yerine boyanmış kaldırım taşları gönderilmişti.

Bu büyük vurgunu yaptığı iddia edilen firma yöneticisi ve çalışanı 14 şüpheliden 11'i hakkında önceki gün ev hapsi kararı çıktı. 3 şüpheli ise adli kontrol şartıyla serbest kaldı.  İstanbul'dan Çin'e uzanan 265 milyon liralık vurgun: Külçe bakır yerine kaldırım taşı gönderilmiş

Böylesi bir dolandırıcılığa imza atanlar hakkında verilen karar ise sosyal medyada tartışma yarattı. Sosyal medya kullanıcıları, AKP'li Melih Bulu'nun Boğaziçi Üniversitesi'ne rektör olarak atanmasının ardından başlayan protestolara destek verdikleri gerekçesiyle çok sayıda öğrencinin ev hapsi cezasına çarptırıldığını hatırlatarak, verilen mahkeme kararına tepki gösterdi. Dolandırıcılık yapan kişilerle Anayasal haklarını kullanarak eylem yapan öğrencilerin aynı cezayı alması üzerine başlayan tartışmaya hukukçular da katıldı.

"BU ÜLKEDE DOLANDIRICI OLACAKSIN"

Türk Ceza Hukuku Derneği Başkan Yardımcısı, Avukat Kazım Yiğit Akalın ise vurgun yapan kişilere "ev hapsi" kararı verilmesine isyan etti.

Kişisel Twitter hesabından bir paylaşımda bulunan Akalın, "Tek bir şey söyleyeceğim; Bu ülkede DOLANDIRICI OLACAKSIN.!!!" diye yazdı. Akalın, sonraki paylaşımında ise, "Kuvvetli suç şüphesi var, 36 Milyon Dolarları var ama evlerine gidebilirler. “Bir memlekette namuslular, namussuzlar kadar cesur olmadıkça, o memlekette kurtuluş yoktur" diye yazdı.

"YURT DIŞI YASAĞI FALAN ETKİ ETMEZ!"

Odatv’ye de bir değerlendirme yapan Akalın, yaşanan dolandırıcılık olayını anlattı.

Akalın, sevkiyatın günlerce sürdüğünü, denetçinin seri numaralı vurduğu mührü dolandırıcıların kestiğini ve değiştirdiğini anlattı. Konternerlere yüklenen bakırların kaldırım taşlarıyla değiştirildiğini, bakır rengine boyandığını ve sahte mühürle tekrar konteynerlere vurulduğunu aktaran Akalın, polisin dolandırıcıları bu kaldırım taşlarından bulduğunu anlattı. Polisin kaldırım taşlarının nereden satın alındığını tespit ettiğini ifade eden Akalın, dolandırıcıların bunu polisin bulamayacağını düşünüyordu.

Mahkemenin kararını da sorduğumuz Akalın, şunları söyledi:

“Bu kadar yüksek meblağda, ev hapsi ne olacak. Adamlar 36 milyon dolarlık vurgun yaptılar. 1 milyon dolarları olsa dünyanın her yerine kaçabilirler. Yani 36’da 1’ini harcasalar yarın Güney Amerika’dalar. Yurt dışı yasağı falan etki etmez yani.

Bu vurgunu yapan adamlar rahattılar. Yakalanmayız, tespit edilemeyiz diye. Zaten operasyonu ufacık bile öğrenseler tüyerlerdi. Operasyon böyle gizli yürütüldü. Savcı 15’inden 14’ünü tutuklamaya sevk etti. 3’ünü serbest bıraktı, onların yurt dışı yasağı var, 11’ine de ev hapsi verdi. Şoke olduk resmen…”

“Yani bir insanın tutuklanması için nasıl bir dolandırıcılık yapması gerekiyor?” diye soran Akalın, “Türkiye’nin tek bir kişiye ilişkin en büyük dolandırıcılık hikayesi. Çiftlik Bank da var ama orada binlerce mağdur var. Burada  tek bir olay var, bir kere de yapıyorlar bunu ve 280 Milyon Lira para vuruyorlar. Bunun cezası; 4.5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası...” diye belirtti.

Akalın, şüphelilerin savunmalarında çelişkili ifadeler verdiğine de dikkat çekti.

İşte o paylaşım: