EGD İzmir’de enerjiyi masaya yatırdı: Üretmek için ithal ediyoruz
Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) insanlığı tehdit eden iklim değişikliği tehlikesine karşı çalışmalarına hız verdi.
- | Son Güncelleme:
- | Patronlar TV
İzmir Büyükşehir belediye Başkanı Tunç Soyer ile görüşen EGD Başkanı Celal Toprak Küresel Isınma Kurultayı’nın İzmir’de yapılması önerisini getirdi.
Başkan Soyer’in bu etkinliğe tam destek vermesi üzerine İzmir’de çok önemli isimlerin katıldığı bir yuvarlak masa toplantısı düzenleyen EGD önümüzdeki Kasım ayında yapılacak kurultay için yol haritasını çıkarmaya başladı.
Gazeteciler, sivil toplum önderleri ve iş dünyasının önemli isimlerinin katıldığı toplantıda şu görüşler gündeme geldi:
Geçtiğimiz yıllarda EGD’nin İzmir’de gerçekleştirdiği yenilenebilir enerji kaynakları ile ilgili toplantı ve kurultay yaptıklarını belirten, “Gerçekleştirdiğimiz toplantıya Tunç Bey’de konuşmacı olarak katıldı. Konunun ne kadar önemli olduğunun altını çizerek İzmir’de tekrar bir kurultay yapılmasını uygun bulmuştu” dedi.
Toplantının asıl amacına değinen Celal Toprak, Kasım ayında gerçekleştirmeyi planladıkları projenin yol haritasını belirlemek, yenilenebilir enerji ve çevre ile ilgili neler yapılması gerektiğini konuşmak için bir araya geldiklerini belirtti.
“İNSAN SAĞLIĞI GIDA GÜVENLİĞİNDEN GEÇİYOR”
“Yenilenebilir enerji ile gıda güvenliği birbirinden ayrılmaz” diyen Arif Gürdal, “İnsan sağlığı gıda güvenliğinden başlıyor ve bu bilincinin geliştirilmesi gerekiyor. Türkiye’de kötü tarım politikaları nedeniyle bugün tarımın durumu kötü, birçok tarımsal ürün de ithalatçı durumundayız ve bu çıkmazı çözmek için tüm kesimlere sorumluluk düşüyor” dedi.
Yenilenebilir enerji ile ilgili önümüzdeki 40-100 yıllık süreç düşünülerek uzun dönemli yatırım yapılması gerektiğini ifade eden Gürdal, “10 yıllık süreç içinde 10 milyar dolarlık potansiyel var ama jeotermal yasası çok kötü çıkartıldığı için şu an hiçbir şey yapamadan yatırımlar durmuş durumda” şeklinde konuştu.
İZMİR TEMİZ ENERJİNİN MERKEZİ OLDU
Kalkınma ajansı olarak sürdürebilir kalkınma için çalıştıklarını belirten Murat Çelik, “ En önemli bileşen çevre ve ekonomik sürdürülebilirlik, bu kavramlar birlikte ilerliyor. Temiz enerji ve temiz teknolojileri birlikte ve iyi değerlendirmek lazım ısınmanın etkilerini azaltmak için teknolojiyi iyi kullanmalıyız ancak bunları hep ithal mi edeceğiz? İzmir temiz enerjinin merkezi olmaya başladı, rüzgâr enerjisi konusunda yatırımlar var bizlerde kalkınma ajansı olarak bu yatırımlar ve start-up lar için çalışmalarımızı yürütüyoruz” dedi.
ENERJİ İLE ENDÜSTRİ 4.0 ÇOK İÇ İÇE KONU
Şevkiniz Güneşoğlu, yenilenebilir enerji ile endüstri 4.0 çok iç içe konular, bu konularda yeni bölümler açmak yeni ve eğitim modülleri kurmak için çalıştıklarını ifade etti.
“ISI YALITIMI DENİLİNCE AKILLARA ÖNCE SOĞUTMA GELİYOR”
“Ülkece enerji müsrifi bir ülkeyiz evlerimizde mutlaka yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmaya başlamalıyız” diyen Özgür Alioğlu, İzmir’de ısı yalıtımı denilince akıllara önce soğutma geliyor fakat soğutmak için kullandığımız enerji fazla, ısı yalıtımına önem verilmesi ile ısı geçişlerini minimuma indirerek enerji tasarrufu yapmaya ve bu bilinci oluşturmaya başlamalıyız” dedi.
BELEDİYELERİN İKLİM EYLEM PLANININ OLMASI ŞART
Hiçbir enerjinin zararsız olmadığını vurgulayan Bahadır Doğutürk, “Bizim sürdürülebilir yaşam üzerine konuşmamız lazım yenilenebilir enerjide %100 zararsız değildir mesela yenilenebilir enerji ile ilgili yatırımları konuşurken bu yatırımın yapılacağı yerin yaşayanlarının bu yatırımlar ile ilgili olumsuz düşünüyorlar ise bunun da göz önüne alınması lazım” dedi. Türkiye’de üretilen enerjinin yüzde 50’den fazlasını sanayi kurumları olduğunu belirten Doğutürk, “AVM’ler tüketiyor yani sadece evlerde yapılacak tasarrufla önüne geçemeyiz ayrıca üretime yönelik bir planlama yapmalıyız işin altından ancak böyle kalkılır, belediyelerinde bu konuda iklim eylem planlarının olması şart” diye konuştu.
İTALYA’DAKİ UYGULAMALAR TÜRKİYE’YE AKTARILIYOR
Toplantıda konuşan Hazal Coşkun ise STK’ların bu konularda iş birliği yapması için çalıştıklarını ve iki Avrupa birliği projesi yürüttüklerini söyledi. Coşkun, İtalya-Türkiye arasında gerçekleştirdikleri çalışmalar kapsamında İtalya’daki iyi uygulamaları buraya aktarmaya çalıştıklarını da belirtti.
RÜZGAR ENERJİSİ 7300 MW’a KADAR ÇIKTI
İzmir yenilenebilir enerji kaynaklarının iyi kullanımının topluma yayılmasında muazzam bir köprü olduğunu söyleyen Tolga Şallı, “Rüzgar enerjisinde 7300 MW’a kadar çıktık ancak potansiyelimizin 70-80.000 MW olduğu söyleniyor.Bioyağ ve hayvansal atıkların değerlendirilmesi konusunun da çok iyi bir elektrik üretim sistemi olduğunu düşünüyorum, aslında en iyi tasarruf hiç tüketmemek ancak şu an yapamıyoruz işte böyle toplantılarla toplumsal bilinci arttıracağız” dedi.
“KOOPERATİFLER ÖZEL SEKTÖR KURUMLARI İLE REKABET EDEBİLİR”
“Gıda güvenliğini sağlayabilmek için öncelikle kooperatiflerimizi diğer özel sektör kurumları ile rekabet edebilir duruma getirmeliyiz” diyen Mehmet Ülger, “Kooperatiflere başta enerji konusunda destek verilerek rekabet edilebilirliği sağlanmalı, yenilenebilir enerji ile ilgili kooperatiflere verilen tüm imtiyazlar kaldırıldı kendimiz ile çelişiyoruz. Uygulamanın tabana yayılması öncelik olmalı” şeklinde konuştu.
“ENERJİ HOR KULLANILIYOR”
Yerli ekipmanların üretimi, rüzgar, bioogaz, jeotermal ve bu gibi her proje için %74 dışa bağımlı olduğumuzu vurgulayan Hüseyin Vatansever, bu enerji hammaddesi ve ekipmanlarında dışa bağımlı olduğu anlamına geldiğini ve enerjinin hor kullanıldığını belirtti.
Hüseyin Vatansever sözlerine şöyle devam etti;
Avrupa’ya göre 2 Japonya’ya göre 4 kat fazla kullanımımız var ve bunu azaltmamız lazım. Ayrıca bizim sanayicimiz kapasitesinin farkında değil bu kapasitenin ortaya çıkması için oda olarak kalkınma ajansı ile birlikte BEST FOR ENERGY projesini başlatıyoruz. Mesela çöpler çöp değildir enerji kaynağıdır bunların doğru ayrıştırılması ile enerji elde edilebilir enerji içinde net ithalatçı konumunda kurtulmamız tüketici yerine üretici olmamız şart.
TÜRKİYE’DE ENEJİYE İHTİYAÇ VAR MI?
Çevre meclisi olarak çevre ve ekoloji duyarlılığını arttırmak amacıyla çalıştıklarını söyleyen Yasemin Sağlam, “Öncelikle sürdürülebilir kalkınma yerine sürdürülebilir yaşam kelimesinin kullanmamız gerekiyor ve bazı soruları sormalı ve cevaplarını aramalıyız. Türkiye’de enerji ye ihtiyaç var mı? Birçok kurum farklı cevaplar veriyor bir diğer soru ise gıda güvenliği mi gıda egemenliği mi? 2000’li yılların başından itibaren gıda egemenliğimizi kaybettiğimizi ve kaybolan bir şeyin güvenliğini tartışamayacağımızı söyleyebilirim” dedi.
JEOTERMAL TOPRAĞA ZARAR VERİYOR
“Hem gıda güvenliği hem de iklim konumuzun kırılma noktaları, temiz enerji iyi konumlandırmamız gerekiyor” diyen Pınar Nacak, “Jeotermal ’in ürünlere ve toprağa nasıl zarar verdiğini gördük, tarımda enerji verimliliği maliyet açısından yüksek özellikle tarımsal atıklar atık yönetiminde çok önemli bu tarımsal atıklar ikiye ayrılıyor bozulan ve geri dönüştürülebilen atıklar çok iyi planlayıp her türlü atığı kullanmalıyız” şeklinde konuştu.
ÇÖPLERİN ENERJİYE DÖNÜŞÜ HERKES BİLMELİ
Kurultay ile eşzamanlı hareket edilerek işlenebilecek bir kampanya yapılması gerektiğini belirten Tolga Albay, “Çöplerin enerjiye dönüşmesi konusunda farkındalık sıkıntısını çözmeliyiz ev hanımına çiftçiye herkese anlatmalıyız. Ne yapacak nasıl yapacak toplumun her kesimi ne yapacağını iyi bilmeli aynı şekilde çocuklarla ya da teknoparklar ile ortak çalışmalarda yapılabilir” dedi.
ÜRETMEK İÇİN İTHAL EDİYORUZ
“İzmir yenilenebilir enerjinin merkezi konumunda sadece İzmir olarak 1400 MW üzerinde gücümüz var her 5 rüzgâr gülünden 1 tanesi İzmir’de” diyen Serkan Akyürek, “Hidrolik enerji dışında rüzgâr, güneş, jeotermal ve biyogazın 90000 MW toplam içinde 14000 MW enerji üretimi var bu yaklaşık 16-17 milyar Euro’ya tekabül ediyor. Temiz enerji yatırımına ithal ekipmanla yapıyorsanız o yerli bir enerji kaynağı değildir yani üretmek için ithal ediyoruz atık geri dönüşümü konusunu tüm paydaşların katılımı ile anaokulundan başlayarak eğitim sisteminde yer verilmesi gerekiyor “diye konuştu.
ENERJİYİ TEK BAŞLARINA ÜRETECEKLER
Toplantıda söz alan Dr. Osman Şen, dernek üyelerinin elektrik üretimi haricinde jeotermalin diğer alanlarına da yatırım yaptıklarını vurguladı.50’ye yakın üreticinin olduğunu belirten Şen, 2020 sonunda 2000MW enerjiyi tek başlarına üretiyor olacaklarını ifade etti.
TOPLUM BİLİNCİ YÜKSEK KİŞİLER YETİŞİYOR
Hacer Şekerci, Yaşar Üniversitesi olarak 50001 kalite sistemini bünyesine katan ilk üniversiteyiz ve çevre konusunda lisans ve yüksek lisans programları ile toplum bilinci yüksek kişiler yetiştiriyoruz” dedi.
SÜRDÜREBİLİR GIDA VE CİNSİYET EŞİTLİĞİ
Yaşar Holding olarak her yıl belli konuya odaklanarak çalışmalar yaptıklarını söyleyen Mehmet Aykırı, “Karbon ayak izi, cinsiyet eşitliği ve sürdürülebilirlik bu konuların başında geliyor raporlar hazırlayıp Birleşmiş Milletler’e gönderiyoruz” dedi.
Mehmet Aykırı sözlerine şöyle devam etti.
Sürdürülebilirlik önemli birlikte çalıştığımız 18000 süt üreticisi ile yaptığımız çalışmalarla 15 yıl içinde 6-7 litre olan süt verimini 25 litreye çıkarttık yani enerji kullanımı azaldıkça verimi artıyor. Pınar Enstitüsü’nün de bu konuda pek çok çalışması var. Sürdürülebilir gıda ve cinsiyet eşitliği konusunda 19 Haziran’da Yaşar üniversitesinde gerçekleştireceğimiz panelimiz var tüm paydaşları bekliyoruz.
KİMLER KATILDI
Yaşar Üniversitesi Prof. Dr. Şevkinaz Gümüşoğlu, ASKON İsmail Çapak, Gürdal Tarım İsletmesi Arif Gürdal, İzmir Ticaret Borsası Genel Sekreteri Dr. Pinar Nacak, Konak Kent Konseyi Çevre Meclisi Başkanı Yasemin Sağlam, Gözlem Gazetesi Yönetim Kurulu Baskanı Çetin Gürel, Konak Belediyesi Nurselin Karaloğlu, EGD İzmir Temsilcisi Dilek Gappi, İzmir Tarıma Yönelik Yenilebilir Enerji Üretim Kooperatifi Mehmet Ulgen, Cevreci Enerji Derneği Hazal Coşkun, Focep Bahadir Doğutürk ,Austrotherm Türkiye Genel Müdürü Özgür Kaan Alioğlu, ENSİAD Sekan Akyüyek,Jesder Dr.Osman Şen, Şiir Ajas Murat Şahin, Gözlem gazetesi Engin Tatlıbal ,TÜRAP Sabuhi Atyar, Yrd. Doç. Dr. Hacer Şekerci, Anadolu Ajansı Tolga Sekerci ve İlkses Gazetesi Nurettin Baki, Şiir Ajans Murat Şahin, EBSO Meclis üyesi Hüseyin Vatansever, Yaşar Holding Mehmet Aykırı.
YORUMLAR
Yorum Yap