Gazetecileri fişleyen SETA raporuna suç duyurusu

SETA’nın yayımladığı ‘Uluslararası Medya Kuruluşlarının Türkiye Uzantıları’ raporunda yabancı basın kuruluşlarında çalışan gazetecilerin özel bilgilerinin paylaşılması meslek kuruluşlarının büyük tepkisine neden oldu.

  • | Son Güncelleme:
  • | Patronlar TV

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’nın (SETA) yayımladığı uluslararası medya kuruluşları bünyesinde görev alan gazeteciler hakkında yorumlar içeren rapor, gazetecilik meslek örgütleri tarafından ‘fişleme’ olarak değerlendirildi.

SETA adına İsmail Çağlar, Kevser Hülya Akdemir ve Seca Toker’in hazırladığı ‘Uluslararası Medya Kuruluşlarının Türkiye Uzantıları’ başlıklı raporda, Voice of America (VOA) yanı sıra BBC, Deutche Welle, Euronews, Sputnik, CRJ ve The Independent’in Türkçe servisleri hakkında bazı görüşler ileri sürülüyor.

Raporda, bu medya kuruluşlarınca Türkiye’deki gelişmelere ilişkin yayın politikalarıyla ilgili ‘hükümet politikalarına yakınlık veya eleştirel yaklaşım’ çerçevesinden tespitler yapıldığı görülüyor.

Ancak raporda, medya kuruluşları yayın politikalarından öte bu kuruluşlarda görevli gazetecilere ait kişisel sosyal medya hesapları dolayısıyla kişisel görüş paylaşımlarıyla yine gazeteciler ait mesleki özgeçmiş bilgileri üzerinden yapılan yorumlar göze çarpıyor.

#reklam#

Raporda, söz konusu kuruluşlarca yapılan haberler kısaca ele alındıktan sonra görevli gazeteciler hakkında isim isim geçmişte hangi medya kuruluşlarında çalıştıkları bilgileri (eksiklikler ile) verilerek, Twitter’daki sosyal medya paylaşımlarıyla ilgili ‘hükümet karşıtı’ veya ‘hükümete eleştirel’ gibi yorumlar sıralanıyor.

Rapordaki öneriler bölümünde ise, uluslararası medya kuruluşlarına, gazeteciler üzerinde denetim kurulması ve özellikle kişisel sosyal medya hesaplarını denetleme çağrısı yapıldığı da görülüyor. Öneri olarak “Mecraların yayın ilkelerinde çalışanlarının siyasi kimliğini belli edecek kamusal paylaşımlarda bulunmaması kuralı yer alırken bu kurala uymayan birçok çalışan olduğu görülmüştür. Medya aracının çalışanlarını bu noktada denetlemesi ve haber diline siyasi kimliğinin yansımamasına özen göstermesi gerekmektedir” deniliyor. 

SETA RAPORU FİŞLEME BELGESİDİR

Basın kuruluşları, sendikalar Sivil Toplum Kuruluşları ve muhalif siyasi partiler ‘internet andıcı’ olarak tanımladıkları SETA’nın raporuna çok sert tepki gösterdi. SETA raporuna gösterilen tepkiler şöyle:  

* Türkiye Gazeteciler Cemiyeti: Bu rapor iktidara yakın olmayan, eleştirisel gazetecilik yapan tüm gazeteciler açısından açık bir hedef göstermedir. Akademik çalışma değil, polis raporu niteliğinde fişleme belgesidir. Türkiye demokrasisine, basın ve ifade özgürlüğüne vurulan ağır bir darbedir. Bu raporu hazırlayanlar, raporda hedef gösterdikleri meslektaşlarımıza yönelik her türlü saldırıdan sorumlu olduklarını unutmamalıdır.  

#reklam#

* Basın Konseyi: Rapor basının çeşitli kişilerinin görüşlerinin tasnif edilmesi, bir ‘andıç’ metni niteliği taşımaktadır. Basına hiza vermeyi üstüne vazife aldığı anlaşılan bu rapor, ifade özgürlüğü tarihimizde kara bir sayfa açmıştır. Bunu basına hiza verme gayreti olarak görüyoruz. Türkiye’de çalışan gazetecileri ve kurumlarını ‘fişleme’ çalışmalarını reddediyoruz.  

* Türkiye Gazeteciler Sendikası: Türkiye Gazeteciler Sendikası, Twitter hesabından yayınlanan mesajla, SETA hakkında suç duyurusunda bulunulacağını açıkladı. 

* Çağdaş Gazeteciler Derneği: Gazetecilerin, gazetecilik yapmalarına dahi tahammül edemeyen, gazetecileri belli kalıpta görmeyi hedef edinen, gazetecileri toplumun bir kesimine hedef göstermekten çekinmeyen SETA’nın fişleme belgesi, tarihimizde kara lekelerden biri olarak anılacaktır. Söz konusu rapor ‘Türkiye’nin yeni medya andıcı.’ Bu fişleme belgesini hazırlayan zihniyeti kınıyoruz, tüm meslektaşlarımızı bu saldırıya karşı durmaya ve hukuki haklarını kullanmaya davet ediyoruz.  

* Sınır Tanımayan Gazeteciler: SETA’nın raporu, ‘uzantı’ söylemiyle uluslararası medya çalışanlarına yönelik tahammülsüzlüğü onları hedef gösterecek şekilde açıkça ortaya koydu. Demokratik anlayışla bir alakası olmayan bu taciz belgesinde sorumluluğu olanları kınıyoruz. 

TACİZ BELGESİ

RSF Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu ise, Twitter hesabından yaptığı açıklamada “SETA'nın sözümona raporu, “uzantı” söylemiyle uluslararası medya çalışanlarına yönelik tahammülsüzlüğü onları hedef gösterecek şekilde açıkça ortaya koydu. Demokratik anlayışla bir alakası olmayan bu taciz belgesinde sorumluluğu olanları kınıyoruz” dedi.

#reklam#

Almanya merkezli Avrupa Basın ve Medya Özgürlüğü Merkezi’nden yapılan açıklamada ise şu ifadeler yer aldı: “Rapor, Türkiye’de çalışan yabancı gazetecileri kriminalize etmek ve onlara gözdağı vermeye çalışmaktadır. Bu endişe vericidir.”

DW: GÖZDAĞI VERME ÇABASI

Bünyesinde çalışan gazeteciler fişlenen Alman yayın kuruluşu Deutsche Welle (DW) ise SETA’nın raporunun kabul edilemez olduğunu vurguladı.

DW Basın Sözcüsü Christoph Jumpelt, “Deutsche Welle gibi uluslararası bir medya kurumu tabii ki hakkındaki eleştirilerle yaşamak zorundadır. Ancak burada sözde bilimsel araştırma adı altında yapılan, gazetecilerin ismini kötüye çıkarma ve toplum önünde itibarsızlaştırma çabasıdır. Bu kabul edilemez. Söz konusu iddiaları reddediyoruz. DW, Türkiye'deki gelişmelerle ilgili tarafsız ve nesnel habercilik anlayışını sürdürmeye devam edecektir” ifadelerini kullandı.

SETA’nın ‘rapor’ olarak adlandırdığı fişlenme belgesinde, gazetecilerin geçmişte çalıştıkları kurumlar ve bağlantılı oldukları öne sürülen yayın kuruluşları ‘suç örgütü’ şemasını andıran bir teknikle görselleştirilerek rapora eklendi.

YORUMLAR

Bu habere henüz yorum yapılmamış.İlk yorum yapan sen ol...

Yorum Yap

Bu Alan Boş Bırakılamaz
Bu Alan Boş Bırakılamaz
Yorum Yapma Şartlarını Kabul Etmediniz