Dünya gazetesi yazarı Şeref Oğuz, dolar kurundaki artışın sanayiyi etkileyeceğini yazdı. Türkiye'de sanayinin salgına ve küresel sıkıntılara rağmen işlediğini ifade eden Oğuz "Kuru azdırarak sanayiye çelme takmayı anlamak mümkün değil " dedi.

İşte Şeref Oğuz'un köşe yazısı:

"Sanayi; bir şeyden çok üretmektir. Geçimlik gayretin dışına taşmak, kitlesel üretime geçmektir. Sanayi; emek, sermaye ve hammadde bileşeninde, ürünü işlemek, ihtiyaca uygun hale getirmek ve bunu yaparken çok sayıda ve sürekli üretmenin adıdır. Hammaddeden nihai ürüne dek tüm süreçlerin tanımı, bilgi, beceri, organizasyona dair tüm araçlar ve yöntemler bütünüdür.

KUR ARTIŞI NELERİ GETİRİR?

1-Sanayinin işleyen çarkları, kur yüzünden kırılmaya başlar. İthalata muhtaç sanayi, tedarik sıkıntıları içinde bağıra bağıra stop eder. Taahhütlerini yerine getiremeyen ihracatçı sanayici oyundan düşer.

2-Bankalar, geri dönmeyen krediler yüzünden zora girer. Faiz takıntılı yönetim sebebiyle sistem tıkanır.

3-İşsizlik ordusu genişler, işten çıkarmalar artar. Seçim yatırımı diye artırılan asgari ücret, kayıtdışı istihdamı besler. Firmalar, çalışanına düşük ücret veya işten çıkarma önermeye başlar.

4-Hükümet yine de aymaz. Ekonomiyi zaten onlar biliyordur ve ısınan sokağın sesi yükselmeye başlar. Bu sesi ekonomik tedbirlerle değil zaptiye gücüyle durdurmayı tercih ederler, demokrasi düşer.

5-Esnaftan kepenk kapatma eylemleri, talebelerden kampus olayları, iktidarı daha da sertleştirir.

İKİ SORU İKİ CEVAP

Kur krizlerinin en belirgin göstergesi ne olur?

Borçlar ödenmez, iflaslar başlar, konkordato ilanları çoğalır, sivil toplum
örgütleri homurdanır.

Önlem alınmazsa nereye yol alınır?

Bir sabah 20 lirayı da aşan dolar, “kalk borusu” çalar ve “merhaba cehaletle beslenen yönetimsizlik krizi” der.

DÖRTNALA KOŞAN SANAYİYİ DOLAR İLE ÇELMELEMEK

Türkiye, ince bir buz tabakası üzerinde hızla ilerlemek zorunda olan kayakçı gibi… Yavaşlarsa, altındaki buz tabakası taşıyamayacak, kırılacak ve suya gömülecek… Tıpkı 1994, 2001 krizlerinde olduğu gibi.

Ne yazık ki yönetilmeyen ekonomide bu buz tabakası hayli inceldi. Oysa ekonomide %20’lere koşan payı ile sanayi, salgına ve küresel sıkıntılara rağmen tıkır tıkır işliyor, üretiyor. Kuru azdırarak sanayie çelme takmayı anlamak mümkün değil.

Kim bindiği dalı kesmek ister, kim şahlanan sanayiciyi kur ile infaz etme hatasına düşer? Anlamak mümkün değil. Kaliteli büyümeyi sırtlanan, ihracatı rekora koşturan sanayie kıymayın efendiler…