Yeni girişimcilere ünlü fenomenlerden sosyal medya taktikleri
Pandemi nedeniyle sık sık zorunlu kapanmalar yaşayan küçük esnafın dijital platformlarda yer alma vakti çoktan geldi. Ancak hâlâ milyonlarca esnaf işe nereden ve nasıl başlaması gerektiğini bilmiyor.
- | Son Güncelleme:
- | Patronlar TV
Ayrıca bu işlere karşı büyük bir önyargı da var. O da sosyal mecralardan müşteri kitlesi oluşturmanın ve para kazanmaya başlamanın yıllar alacağı... Peki gerçekten bu iş bu kadar zor mu? Değilse sistem nasıl işliyor?
İSTER AYAKKABICI İSTER TEKSTİLCİ
Bir ayakkabıcı, halıcı, saatçi, tekstilci, gözlükçü, çorapçı, züccaciyeci gibi küçük esnaf bu yöntemle üç ayda işlerini rayına oturtabilir mi? Hangi aşamalardan geçmek lazım? Bunun için ne kadarlık bir sermaye gerekiyor? Müşteriler nasıl ve ne zaman gelmeye başlıyor?
Bu işler tek başına yapılabiliyor mu? İşte tüm bunların cevabını hem aynı zamanda Influencer olan bir e-ticaret ve dijital pazarlama uzmanına hem de sosyal mecralarda yaptığı satışlarla başarılı olmuş bazı fenomenlere sorduk. İşte hiçbir yerde bulamayacağınız yol haritası:
ÖNCE ‘PAZAR YERİ’
HALİL İBRAHİM ER (Influencer ve pazarlama uzmanı):
Vakit kaybetmeden müşteri bulmak için önce Amazon, Hepsiburada, Trendyol, Gittigidiyor, N11 gibi tüm e-ticaret pazar yerlerine girilmeli.
Burada hem markanızın adını duyurmak hem de müşteri çekmek için rakiplerinize göre daha uygun fiyatlar sunmalısınız. Yani sürümden kazanma mantığı oluşmalı.
Sonra kendi e-ticaret sitenizi kurmanız gerekiyor. Bionluk.com, Linkedin gibi sitelerden çok uygun fiyata rekabetçi bir e-ticaret sitesi yapacak kişiler bulabilirsiniz.
Diğer adım ise markanızın Google’daki arama trafiğini artırmak için ‘SEO’ çalışması. Bunu Google’ın reklamcılık hizmeti ‘Google ads’ ve sosyal medya reklamları takip etmeli.
Bu hizmetleri ortalama 1.000 TL’ye bir dijital içerik uzmanına da yaptırabilirsiniz.
Bunlar olurken aynı zamanda sosyal medyanızı yönetecek bir uzmanla da çalışmalısınız. Çünkü bu kadar platformu tek başınıza yürütmeniz neredeyse imkansız.
Markanıza ait Youtube, Tiktok, Facebook, LinkedIn ve Instagram hesapları olmak zorunda.
Sonra satışını yaptığınız ürünlerle ilgili en çok merak edilenleri sosyal medya bloglarınıza girmelisiniz. İçerikler özgün olmalı.
Bu sistem harfiyen yerine gelirse ortalama üç ayda hedefe ulaşırsınız.
EV KADINLARINA MÜTHİŞ FIRSAT
Instagram’da kendi isminin dışında ‘indirimi kovalayan ana’ adıyla da hesabı olan oyuncu AKASYA ASILTÜRKMEN, burada her güne özel en ucuz ürünlerin listesini yapıyor. Asıltürkmen’in esnafa tavsiyesi şu yönde: “Artık kimse ürünleri dükkanında satmak zorunda değil. Pandemi bu işi iyi bir fırsata çevirecek bir süreç. Ben 6 ay önce doğrudan satış ve pazarlama işine girdim. Pandemi olmasaydı bu işe girmezdim. Çünkü bu süreç öncesinde etkinliklerimiz ve işbirliklerimiz vardı.
Ancak bu dönemde satış ve pazarlama işiyle tanıştım. Yani üyelikle çalışan, her ay alışveriş yaparak üyelik kazandırdığınız bir sistem... Vergimizi ödüyoruz. E-ticaret yapan pek çok kişi ve dükkanını kapatmış olan yüzlerce esnaf bu işe atıldı. Bu ve buna benzer girişimler aynı zamanda ev kadınları için de ciddi bir fırsat. Güzellik salonları da bu değişime ayak uydurmaya başladı. Kısa sürede iyi kazanç elde edilebiliyor. Zor değil.”
HİKAYE ŞART
Yaptığı birbirinden özel yemeklerle Instagram’da 2.9 milyon takipçiye ulaşan influencer NERMİN GÜL’ün esnafa ilk tavsiyesi online ticaret için dijital dönüşüm eğitimi almaları. Dijitalleşemeyen esnafın ayakta kalmasının mümkün olmadığının altını çizen Gül, küçük işletmelere şu reçeteyi sundu: “Eğitim sonrası ilk iş YouTube ve Instagram ile markanızın entegrasyonunu sağlamak olmalı. Ürününüzü ve hizmetinizi tanıtıcı videolar çekerken buna bir de hikaye katmanız gerekiyor. Çünkü hikayesi olmayan videolar tutmuyor.”
ÇOK TAKİPÇİYE GEREK YOK
Nermin Gül, şu noktalara vurgu yaptı: “Bu, profesyonel bir iş olduğu için uzmanından uygun bütçelerle destek alabilirsiniz. Takipçi sayınızın çok olması aslında pek de önemli değil. Önemli olan organik yani hedef kitlenize yönelik takipçi oluşturmanız. Bu kişilere de hashtag’ler ile kolaylıkla ulaşılabiliyor. Bir diğer kritik nokta, yapılan yorumlara ve isteklere anında cevap vermektir. Güveni sağlamak için de verilen siparişlerin eksiksiz ve sağlam bir şekilde tüketiciye ulaştırılması gerek. Son aşama ise sipariş ulaştıktan sonra tüketicinin size yorum yapmasını sağlamanızdır. Bu sistem işlediğinde birkaç ay içerisinde işlerin nasıl büyüdüğünü göreceksiniz.
ASIL ÜRÜNE ODAKLANIN
270 bin takipçili dijital içerik üreticisi İREM AKDEMİR ATAER ise bu dönemde kendini bir esnafın yerine koyduğunda izleyeceği yolu şöyle tarif etti: “Sosyal medya hesaplarımı açtıktan sonra marka profilimi profesyonelleştirirdim. Çektiğimiz videolarda kendi ürünümün dışında başka bir ürüne dikkat çekmezdim. Çünkü bu durum tüketicinin kafasını karıştırıyor. Sosyal medyadaki hashtag ve reklam panellerini doğru ve amacına uygun kullanmaya özen gösterirdim.”
Ataer, “Markama ait hashtag’lerle doğrudan ve organik olarak ürünümle ilgilenecek kişilere ulaşmaya çalışırdım. Bunun yanı sıra içeriklerimin görsellerine en iyi filtrelemeleri yapıp tam olarak ilgi alanına girdiğim kişilerin karşısına çıkmayı hedeflerdim. Çekilişlerle ya da işbirlikleriyle sayfamı hareketlendirmeye ve büyütmeye çabalardım. Çünkü rakamlar sosyal medyada ciddi önem taşıyor. Bir satış sayfası ne kadar etkileşimli ve takipçili olursa bir o kadar memnuniyet ve güvenilirlik algısı yaratıyor” diye konuştu.
Murat Gülderen/Posta Gazetesi
YORUMLAR
Yorum Yap